KYK burslarına acil zam!

21-22 Haziran tarihlerinde yaklaşık 2,5 milyon öğrenci üniversite okuma umuduyla YKS’ye girdi. Geçmiş yıllardaki sayıları göz önünde bulunduracak olursak bu öğrencilerin yaklaşık 1,5 milyonu bir okula kayıt yaptıracak ve önümüzdeki eylül ayında üniversite hayatına başlayacak. Bin bir umutla üniversiteye girme hayalleri kuran müstakbel sıra arkadaşlarımızı bekleyen gerçeklik ise maalesef pek iç açıcı değil; zira üniversiteler yaşadığımız dünyadan azade alanlar değil. Kapitalist düzenin ve onun bu ülkedeki siyasi dışavurumu olan Tek Adam rejiminin yarattığı tüm sorunlar, üniversitelerde iyice katmerlenerek öğrencilerin üzerine çöküyor.

Mevzubahis sorunlar arasında belki de en vurucu olanı ise yaşadığımız ekonomik yıkım olmayı sürdürüyor. Tek Adam rejiminin ekonomik krizin faturasını emekçilere kesme politikası, emekçilerle beraber onların çocukları ve geleceğin emekçileri olan öğrencilere de sert bir darbe vurdu. İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) araştırmasına göre İstanbul’da üç kişilik bir öğrenci evinin ortalama kirası 27.108TL’ye varmış durumda. Yalnızca aylık kira maliyetinin 9.036 TL olması demek, başka geliri olmayan bir öğrenci için eve çıkmanın gıptayla dinlenen bir masala dönüşmesi anlamına geliyor. Bu öğrenci arkadaşımız hasbelkader barınma krizini çözebilmişse; asansörleri sürekli bozulan, yemekhanesi her ay yiyeni zehirleyen KYK yurdunda 6 ila 8 kişilik bir odaya kapağı atabilmişse, bir de aylık 3000 TL’lik KYK bursuna (tabii bu bursu geri ödemek zorunda olmayan yüzde 5’lik dilimin içindeyse) erişebilmişse ne âlâ! Tek sorun, aldığı bu 3000 TL’lik bursun hiçbir devlet üniversitesinde günde üç öğün yemek yemeye yetmiyor olması… Hayat pahalılığı öyle bir raddeye geldi ki artık çalışmadan okumak hiçbirimiz için mümkün değil.

Halbuki bu yoksulluk kader değil! Bizler öğrenciler olarak bir yandan üniversite okumaya çalışmak; bir yandan da sigortasız, esnek, güvencesiz çalışmaya mahkûm edilmek zorunda değiliz. Barınmadan beslenmeye, giyimden eğitime en temel insan haklarımızın ekonomik yıkım eşliğinde ayaklar altına alındığı bu koşullarda haklarımızı korumanın en kesin yolu burslarımızı korumaktan geçiyor. Her geçen gün artan yaşam maliyetlerine karşı eğitim hakkımızı korumak istiyorsak KYK burslarımızın enflasyon karşısında erimemesini sağlamamız gerekiyor. Bunun için burslarımıza üç ayda bir enflasyon oranında otomatik zam talep ediyoruz! Hayat pahalılığının sorumlusu biz değiliz, rejimin enflasyonu dizginlemeyi başaramamasının sorumlusu biz değiliz; faturayı da biz ödemeyeceğiz! Ücretlere, emekli aylıklarına ve KYK burslarına üç ayda bir otomatik zam! Aynı zamanda Türkiye’de mevcut sistemde kamusal eğitimin temel taşı olan KYK burslarının “kredi” adı altında geri ödeme zorunluluğuna tabi tutulmasını, öğrencilere yapılan bu aleni şantajı reddediyoruz. Tüm KYK kredileri bursa çevrilsin! KYK kredi borçları iptal edilsin!

Gerçek bir kamusal eğitimin barınma, beslenme ve eğitimin nitelikli ve ücretsiz sağlanmasından geçtiğini biliyoruz. Bu yola çıkan mücadelenin ilk adımı olarak en acil ihtiyacımızı, KYK burslarına üç ayda bir otomatik zam talebini önümüze koyuyoruz. İnsanca bir yaşam ve eğitim için!

Yorumlar kapalıdır.