Dilenmekten, direnmeye…

AKP hükümeti belediyeleri aracılığıyla kömür ya da alışveriş kuponu dağıtıyor. Rakamlar büyük. 6 yılda 7–12 milyon ton arası kömür dağıttığı iddia ediliyor AKP’nin. Tutar 3,5 milyar YTL… İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal Yardım Alışveriş Kuponlarından 2007’de 600 bin, 2008’de 1,5 milyon adet dağıtmış. Toplam bedel 60 milyon YTL…

Başbakan Erdoğan ise sadece kömür değil, soba da dağıtacaklarını söyleyerek kendisini eleştirenlere cevap veriyor. Tuzu kuru olanlar yoksulun halinden anlamaz diyerek prim toplamayı da ihmal etmiyor! Başbakana göre bu bir sosyal dayanışma kültürü…

Başbakan muhtemelen bizi tanımaz. Biz başkaları gibi işi yokuşa sürmeyiz. Kendisini yalnız bırakmayalım! Kömür, kupon ve bilumum benzeri dağıtımlar yardım olmaktan çıkarılsın. Herkes için bir hak haline getirilsin. Türkiye’nin her yerinde, herkese bu hakkın ulaştırılması bir zorunlu belediye hizmeti olsun! Türkiye’de ısınmaya hiç kimse para vermesin. Yani insanlar bilsin ki AKP gidip CHP’de gelse, MHP ya da DTP’de hükümet olsa hizmet ayağına gelecek. Var mısın başbakan?

Kömür değil soba da dağıtacakmış! Hepimiz bu dağıtımlarda parasız çalışmaya hazırız. Yeter ki herkese ver. Yeter ki sürekli ver. Hatta madem bir hayır yapacaksın devamını getir. Herkesi kömür pisliğinden kurtar. Herkese ücretsiz doğalgaz sistemi kur. Kömürü “bedava” veren, doğalgazı neden vermesin? Doğalgaz bedava olsun! Var mısın başbakan?

Devletin resmi rakamlarına göre Türkiye’de çalışanların %45,9’u herhangi bir sosyal güvenlik sistemine dâhil değil. Neredeyse her 2 kişiden biri kayıt dışı. Devlete göre aylık kazancın 154 YTL’nin üzerinde ise yoksul değilsin, normal yaşıyorsun. Eğer aylık kazancın 59–154 YTL arasında ise, günde 2–5 YTL arası gelirin varsa o zaman yoksulsun. Bu insafsız rakamlara göre bile her 5 kişiden biri yoksul… Bunlar devletin resmi rakamları… Bir yanda bu rakamlar diğer yanda 6 yılda 12 milyon haneye dağıtılan kömür, kupon vs… Bütün bunlar acaba neyin sigortası?

Şimdi sözüm ona CHP’si, MHP’si de AKP’ye muhalefet yapıyor. “Fakirlere verdin kömürü, bak hava kirlendi” diyen halden anlamaz bir kafa bu! Başbakan da, hem dalgasını geçiyor hem de halka dönüp, “bakın bunlar size kömür vermemi istemiyorlar” diyerek bir kez daha puanları topluyor.

Hak dedik, hizmet dedik, lakin lafla peynir gemisi yürümez. Hikâyeyi bilirsiniz… Ölüm döşeğindeki baba çocuklarına birer çöp verip kırmalarını ister. Çocuklar rahatça kırar. Aynı çöplerden beş altı tane verir, yine kırmalarını ister. Çocuklar kıramaz… Kıssadan hisse birlik olanlar kırılmaz. Birbirine kenetlenemeyenler ise ayaklar altına düşmekten kurtulamaz…