Hem evde hem işte çalışan kadının dergisi; Petrol-İş Kadın Dergisi 10 yaşında!

Türkiye’de bir sendika tarafından periyodik olarak çıkartılan ilk ve tek kadın dergisi olma özelliğini taşıyor Petrol-İş Kadın dergisi. 10. yıl kutlaması 2 mart günü Taxim Hill Otel’de yapıldı. Kutlamaya sadece sendika çalışanı kadınlar ya da sendikalı işçiler değil kadın hareketinden, kadın çevrelerinden kısaca her kesimden kadın katıldı.

Emeğimizin görünür olması için, tarihe atılan bir çentik;

Petrol-İş Kadın dergisi 10 yıldır sadece sendikalı kadınların ya da sendikalı erkeklerin eşleri için bir dergi olmadı. En başından beri bütün bir kadın gündemini üstlendi, kadın politikası konusunda bir başvuru kaynağı da olmayı başardı. Her kesimden kadına ulaşırken aynı zamanda işçi kadınların çifte sömürü koşullarında emeklerinin görünür kılınması için de tarihe bir çentik attı. Ve bu çentik gittikçe büyüyor. Emekçi kadınların kendi sorunlarını, mücadele deneyimlerini ifade edebildikleri yegane alan oldu belki…

Erkekler için de bir okul;

Sadece kadınlar için bir dönüşüm, ifade alanı olmakla kalmadı Petrol-iş Kadın dergisi, aynı zamanda sendikasını da toplumsal cinsiyet anlamında dönüştüren bir okul oldu. 10. yıl kutlamasında konuşan Mustafa Öztaşkın’ın da çok basit bir biçimde ifade ettiği gibi; “Sendika tüzüğünde artık kadınlar da var.” Taciz ve tecavüzde kadın beyanını esas alan, kadın erkek eşitliğine vurgu yapan maddelerin son genel kurullarında sendika tüzüğünde yer almış. Daha da ötesi, toplu sözleşmelerde “eşdeğer işe eşit ücreti” öngören ve “işyerinde taciz ve şiddete karşı çıkan” maddelerin konulduğunu ve pek çok işverene bu maddelerin kabul ettirildiğini, bu çabanın devam ettiğini belirtti. Hepsinden önemlisi, “Bizler artık sınıfın bir cinsiyeti olduğuna inanıyoruz.” dedi.

Petrol-İş Kadın dergisinin benim için de anlamı çok büyük. El yordamı ile yol bulmaya çalışan genç bir kadın olarak belki bu dergi en çok benim için bir okul oldu. Koşulsuz kabul edildiğim bu üretim benim de bir kadın olarak politik açıdan gelişmeme, ufak da olsa ezilen kadınların sesine ses katmamı, kendi sesimi bulmamı sağladı. Bu geleneğin bütün sendikalara örnek olması dileğiyle, nice 10 yıllara!

Yorumlar kapalıdır.