Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve hukuksuzca ihraç edilen tüm emekçiler görevlerine iade edilmelidir!

Sarayın darbe girişimini bahane ederek ilan ettiği OHAL ve çıkardığı KHK’lar ile haklarında somut ve hukuki hiçbir delil olmayan toplam 105 bin kamu emekçisi işsiz bırakılmış ve en temel haklarını kullanabilmeleri fiilen engellenmiştir. 105 bin kişi aileleriyle beraber terörist ilan edilmiş, pasaportlarına el koyulmuş, başka sektörlerde de iş bulmaları dahi fiilen engellenmiştir.

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ise bu 105 bin kişiden sadece ikisi. Ankara’nın göbeğinde “işimi geri istiyorum” talebiyle süresiz açlık grevine başladılar ve eylemleri kritik bir döneme, 66. güne girdi. Başbakan Binali Yıldırım’ın kendisine Nuriye ve Semih sorulduğunda “Haberdar değilim, cezaevindeler mi?” yanıtı seçim meydanlarında ‘Dicle kenarında bir kuzuyu kurt kapsa onun hesabını biz vereceğiz’ diyenlerin ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koyuyor. Zira, Ankara’nın göbeğindeki açlık grevinden 65. gününde Binali Yıldırım’ın konudan haberdar olmasıyla, direniş alanına polis saldırdı ve 4 kişi gözaltına alındı.

Bizler, İşçi Demokrasisi Partisi olarak Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın sağlıklı biçimde yaşamlarına devam edebilmeleri için acilen harekete geçilmesini, işe iadelerinin derhal yapılmasını, haksız ve hukuksuz ihraç edilen tüm emekçilerin görevlerine iade edilmesini ve işten atılmaların yasaklanmasını talep ediyoruz. Bunun da ancak sendikaların ve diğer emek örgütlerinin bu doğrultuda oluşturacağı ortak bir eylem programı ve birleşik, kitlesel mücadelesiyle hayat geçirilebileceğine inanıyoruz.

Yorumlar kapalıdır.