Okur mektubu: EMİS’i ezdik, sıra MESS’te!

Merhaba,

Yaklaşık üç yıl önce, Bursa başta olmak üzere, ülkenin birçok kentinde metal işçileri sendika bürokrasisi ve patron sömürüsünden kurtulmak için fiili eyleme geçerek, birikmiş öfkelerini sokağa taşıdılar. Bu iki esaretten kurtulmak için başlattıkları grev, bazı fabrikalarda sarı sendika Türk Metal’i ya sildi, ya da işverenle yaptıkları anlaşma sonucunda daha da güçlendirdi.  Yaklaşan yeni sözleşme döneminde Türk Metal sendikasının patronlarla yine bir işbirliğine tanık olacağız. Tarihte birçok eyleme imza atan, iş yerlerini terk etmeyen metal işçilerinin kaderi yine Türk Metal bürokrasisine teslim olacak, ya da metal işçileri ilk yarısını iki yıl önce oynadığı direnişten aldığı dersle önündeki üç yıla, kendinden emin daha güçlü, kararlı çıkacak. Bunun için metal işçisi üzerine düşen sorumluluğu bilmeli, görev almada tereddüt etmemelidir. Bize dayatılan açlık sözleşmesini yırtıp atmak için fabrikalarımızda, iş yerlerimizde mücadele çıtasını yükselterek hazırlıklarımızı eksiksiz yapmalı, aynı tastan su içtiğimiz, aynı kaptan yemek yediğimiz aynı açlık kaderine zorlandığımız işçi arkadaşlarımızla omuz omuza vermeliyiz. Fabrikalarda işçi komiteleri kurarak taleplerimizi şekillendirip her türlü sözleşmeye karşı hazırlıklı olmalıyız. Kurulan komiteler öncülüğünde, yemek boykotu, alkışlı protesto, sloganlı çıkışlar yaparak hem kendi gücümüzü görmeli hem de sahayı ısıtacak eylemlilikler yapmalıyız. Aksi takdirde satılık, işbirlikçi sendikalar ve onların şişman, göbekli bürokratlarının iki dudağının arasından çıkacak sözlere kalırsak daha fazla açlık, yoksulluk, sefalet, kuralsız ve güvencesiz çalışma koşulları bizi bekliyor olacak.

Metal işçisi kardeşim; eğer biz gücümüzü birliğimizden almaz, örgütlü davranmaz, mücadele etmezsek, bizi bekleyen sonuçlar ortadır. Metal işçisi kardeşim, sendikal bürokrasi biz işçiler için bir ur gibidir. Eğer işbirlikçi sendikalara ve patronlara karşı kararlı bir toplu sözleşme mücadelesi ortaya sergileyemezsek; uru taşımaya devam ederiz. Şimdi ben de Manisa’da bir metal fabrikasında çalışan metal işçisiyim. Biz metal işçileri, MESS’le yapılacak bu toplu sözleşmeden kazanılacak her kazanımın Türkiye işçi sınıfının bir kazanımı olacağının bilinciyle hareket etmeliyiz.  Son yıllarda yaşadığımız başta grev yasakları olmak üzere,  sendikal örgütlenmeden işten atmalara karşı, ellerimizi birleştirip,  örgütlü gücü kimsenin yenemeyeceğini göstermeliyiz. Biz işçilerin geleceğinin ne işbirlikçi sendikal bürokrasinin, ne de patronların iki dudağının arasında olmadığını göstermenin zamanıdır. İkinci yarı düdüğü çaldığında, kazanan tarafın biz işçiler olacağını, dosta düşmana göstereceğimiz gün yakındır.  Buradan kazanımla çıkacağımız zafer bir sonraki kırmızı çizgimiz olan kıdem tazminatına dönük saldırıları da sermaye sınıfını iki kere düşündürecektir. Biz Manisa metal işçileri olarak, her türlü saldırıya toplu sözleşme satışına, patron-sendika işbirliğine karşı mücadelemizi sürekli hale getirerek, her alanda ateşi harlayarak, fabrikalarımızı mücadeleye hazırlayarak, ikinci yarıya hazır çıkacağız. Biz işçiler olmadan fabrikaların, beton yığınından farklı olmadığını göstermeliyiz. Üretimden gelen gücümüzü, her koşulda kullanabiliriz.  Düşünün, gözümüzle görmüş olduğumuz bütün her şey, kendi ellerimizle, alın terimizle, emeğimizle yapılmışsa; evimize bir ekmek daha götürmek için gecemizi gündüzümüze katıyorsak, iş cinayetlerine canlarımızı veriyor veya ömür boyu kolumuzu bacağımızı makinelere kaptırarak sakat yaşıyorsak, açlıkla terbiye etmeye çalışan patronlara cevabımız, mücadele ve zafer olmalıdır. Ben inanıyorum ki metal işçisi gücünü birliğinden alarak bu kötü gidişata dur diyecektir. O halde, ne grev yasakları ne OHAL’ler ne de KHK’lar grevimizi engelleyemeyecektir.

Manisa’dan bütün metal işçilerini, maçımızın ikinci yarı düdüğü çaldığında, ellerimizi birleştirip, gücümüzü birliğimizden alarak, mücadeleden kazanımla çıkan tarafın biz metal işçilerinin olacağına inancımla, mücadele ateşini harlamaya davet ediyorum.

Yaşasın örgütlü mücadelemiz!

EMİS’i ezdik, sıra MESS’te!

Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!

Manisa’dan bir metal işçisi

Yorumlar kapalıdır.