Suriye: “Barışçıl gösterilere evet, özgürlüğe evet, mezhepçiliğe hayır”

Suriye halkının mezhepçi temelde bölünmesine yönelik son günlerde çeşitli saldırı ve provokasyonlar gerçekleşiyor. Bu konuya ilişkin Suriye Devrimci Sol Akımı’nın yayımladığı açıklamayı paylaşıyoruz. Son yaşananlara ilişkin detaylı bilgilerin yer aldığı açıklamada “mezhepçi bölünmeye” karşı, “özgürlük ve eşitlik temelinde birlik” vurgusu ön plana çıkıyor.

Lazkiye, Tartus, Humus ve Hama, 25 Aralık Çarşamba günü Halep’in Maysalon bölgesindeki “Ebu Abdullah El-Hüseyin El-Hasibi” türbesinin yakılmasını protesto eden gösterilere sahne oldu. Bu olay, “Saldırganlığı Caydırma” harekâtının ilk günlerinde Askeri Operasyonlar İdaresi’ne bağlı grupların kente girmesiyle başladı.

Mezhepsel kışkırtma ve protestolar

Yerel kaynaklar onlarca göstericinin Lazkiye vilayetindeki Cableh, Kardaha ve Lazkiye kentlerinin yanı sıra Tartus kentinde de meydanlara çıktığını bildirdi. Bir başka gösteri de Suriye’nin orta kesimlerindeki Humus kentinin El-Hadara Caddesi’nde gerçekleşti.

Göstericiler Halep kentindeki “Seyyid Ebu Abdullah El-Hüseyin bin Hamdan El-Hasibi” türbesinin yakılmasını kınayan sloganlar attı.

Göstericiler yeşil bayraklar (Alevi mezhebinin bayrağı) taşıdı ve bazıları mezhepçi sloganlar attı, ancak bu sloganlar göstericiler tarafından kısa sürede susturuldu ve slogan atanlar kovuldu. Humus’ta Alevilere karşı mezhepçi sloganlar atan küçük grupların Genel Güvenlik Güçleri tarafından dağıtıldığını gösteren videolar yayınlandı.

Hadise gerçek

Suriye’deki geçici hükümetin İçişleri Bakanlığı olayın gerçekliğini kabul etti ancak “videonun eski olduğunu, Halep’in kurtarıldığı döneme ait olduğunu ve kimliği belirsiz gruplar tarafından gerçekleştirildiğini” açıkladı. Bakanlık, güvenlik güçlerinin mülkleri ve dini mekanları korumak için çalıştığını ve bu tür videoların yeniden dağıtılmasının amacının “Suriye’nin içinden geçtiği bu hassas aşamada Suriye halkı arasında fitne çıkarmak” olduğunu ekledi.

Bakanlık, Suriye kıyılarındaki “eski rejim kalıntılarının” bu söylentileri istismar etmeye çalıştığını ve “İçişleri Bakanlığı’ndaki güçlerimizi hedef aldığını, bunun sonucunda çok sayıda şehit ve yaralı olduğunu” belirtti. Durumu istikrarsızlaştırmayı ve iç barışı bozmayı amaçlayan söylentilerin yayılmasına karşı uyarıda bulunarak, vatandaşların ve mallarının güvenliğini bozanların peşine düşeceğini ve adil bir şekilde cezalandırılmaları için adalete teslim edeceğini teyit etti.

Türbe görevlileri tarafından yapılan açıklama

Türbe görevlileri bir açıklama yayımlayarak dolaşıma sokulan saldırı görüntülerinin eski olduğunu doğruladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Tüm halkımıza ve kardeşlerimize (…) dolaşıma sokulan görüntülerin bugünkü tarihe ait olmadığını, Halep’e giriş sırasında meydana geldiğini bildiririz. Bu eylemden sorumlu olanları kontrol etmek ve hesap sormak için derhal toplum büyükleri ve ilgili makamlarla temasa geçtik.”

Açıklamada “itidal, akılcılık ve bilgelik çağrısında bulunularak, yetkililerle temas halinde olan toplum büyüklerinin bu saldırıdan sorumlu olanları sorumlu tutmaları ve bu tür eylemlerin tekrarlanmasını önlemeleri” istendi.

Heyet Tahrir Şam’a (HTŞ) bağlı grupların Humus’taki mahallelerde devriye gezerek fitneyi bastırmak amacıyla “Labbayka Ya Khasibi” (Emrine amadeyiz, Hasibi) sloganları attığı videolar da sosyal medyada yayıldı.

Bir göstericinin ve birkaç güvenlik personelinin öldürülmesi

İçişleri Bakanlığı, Lazkiye, Kardaha, Tartus, Humus, Cableh ve Banyas kentlerinde 12 saate kadar sokağa çıkma yasağı ilan ederken, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Genel Güvenlik güçleri de yoğun bir şekilde bölgeye sevk edildi. Bir göstericinin ve birkaç güvenlik personelinin öldürülmesinin ardından güvenliği yeniden tesis etmek üzere gösterilere sahne olan bölgelere büyük takviye birlikler gönderildi.

Şam FM Radyosu, devrik Suriye rejimi unsurlarının Humus’ta göstericilere ve genel güvenlik güçlerine ateş açması sonucu bir göstericinin ve çok sayıda güvenlik personelinin öldüğünü, diğerlerinin de yaralandığını bildirdi. Suriye İçişleri Bakanlığı birkaç genel güvenlik mensubunun öldüğünü doğruladı.

Yerel kaynaklar yayın organımıza, Tartus kırsalındaki Hirbet el Maaza köyünde bir güvenlik gücünün Tümgeneral Muhammed Kanjo’yu tutuklamaya gittiği sırada kimliği belirsiz saldırganların açtığı ateş sonucu birkaç güvenlik görevlisinin öldüğünü söyledi.

Devrik rejim sırasında Askeri Adalet Dairesi Başkanı ve Suriye’deki Saha Mahkemesi Başkanı olan Kanjo, Suriye devrimi yıllarında Suriyeli tutuklulara, siyasi figürlere ve rejim muhaliflerine karşı onlarca ölüm cezası vermişti. Ayrıca Sednaya hapishanesinin ve burada verilen ölüm cezalarının ana sorumlusu olarak kabul edilmektedir. “Esad rejiminin Suriye halkına karşı işlediği zulümlerde suç ortaklığı yaptığı suçlamasıyla” ABD, Avrupa ve İngiltere’nin yaptırım listelerine dahil edilmiş durumda.

Besanada: Mezhepçiliğe karşı bir kale

Lazkiye kırsalındaki Besanada bölgesinde halk, Saliba bölgesinden (Sünni bir bölge) bir adamı kaçıran ve Besanada’da öldürerek olayı mezhep çatışmasına dönüştürmeyi amaçlayan üç genci yakalamayı başardı. Ancak Besanada’daki halkımızın duyarlılığı ve sorumluluğu sayesinde, adamı sağ salim evine geri götürdüler, arabasını ve parasını hiçbir kayıp olmadan kendisine teslim ettiler ve kaçıranları HTŞ’ye teslim ettiler.

Masyaf’ta protestolar

Hama’nın kuzeybatı kırsalındaki Masyaf kenti de salı günü üç hakiminin öldürülmesini kınayan bir protestoya sahne oldu. Katılımcılar Suriye’nin birliğini ve suikastın faillerinden hesap sorulması gerektiğini savunan sloganlar attı.

Yerel bir kaynak, yabancı silahlı kişilerin göstericileri zorla dağıtmaya çalıştığını, bunun da halkı kızdırdığını ve halk ile yabancı silahlı kişiler arasında olası bir çatışmayı önlemek için şehrin ileri gelenlerinin müdahalede bulunduğunu belirtti.

Hıristiyan hakları için protestolar

Fransız haber ajansı, sosyal medyada yayılan ve maskeli kişilerin Hama vilayetindeki Ortodoks Hıristiyanların çoğunlukta olduğu Sakilbiye kentinde bir Noel ağacını yaktığını gösteren videonun ardından yüzlerce Suriyeli Hıristiyan tarafından 23 Aralık Pazartesi günü kendiliğinden gece protestoları düzenlendiğini bildirdi. Salı günü Şam’dan Bab Şarki’deki Rum Ortodoks Patrikhanesi merkezine doğru yürüyen göstericiler Hıristiyanlar için güvence talep eden sloganlar attı.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Noel ağacını ateşe veren savaşçıların “Ensar El Tevhid Cihatçı” grubuna mensup yabancı savaşçılar olduğunu duyurdu.

Halep Süryani Ortodoks Metropoliti Boutros Kassis, Alhurra’ya verdiği demeçte bu olayın tüm Suriyeli gruplar tarafından reddedilmesi ve kınanması gerektiğini belirterek, tüm etnik köken ve mezheplerden Suriyelilerin hakları için yeni anayasaya saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Anayasanın dini özgürlükleri ve kadın haklarını güvence altına alması gerektiğini vurguladı.

Suriye Devrimci Sol Hareketi Genel Koordinatörü tüm Suriyelilere bir çağrı yayınladı

Suriyeli bir yurttaştan çağrı:

“Ülkedeki durumun daha da kötüye gitmesini önlemek için… Şam’daki siyasi yönetimi, güçlerinin sivilleri provoke etmesini ve dini ya da etnik sembollerini hedef almasını engellemeye çağırıyorum… Özellikle de barışçıl gösterilere silahla karşılık verme hatasına (suçuna) düşmemeleri çağrısında bulunuyorum, bu gösteriler ya da sloganları hakkındaki görüşümüz ne olursa olsun.”

Görünen o ki kötü niyetli odaklar Suriyelileri, tüm Suriyelilere ve geleceklerine zarar verecek yıkıcı bir mezhep savaşına sürüklemeye çalışmakta, Esad rejiminin düşmesinin ardından kısa bir süre önce elde ettikleri özgürlüklerini kutlamalarını engellemekte ve tüm evlatları için özgür ve demokratik bir Suriye inşa etme yönündeki tarihi fırsatın önünü kesmektedir.

Esad rejiminin düşmesiyle birlikte hiçbir mezhep ya da grup tek başına zafer kazanmamıştır. Aksine tüm Suriye halkı, dini, etnik kökeni ya da cinsiyeti ne olursa olsun kendisine karşı çıkan hiç kimseyi şiddet ve zulmünden esirgemeyen baskıcı bir rejimden kurtulmuş ve zafer kazanmıştır.

Suriye’nin bugün tüm oğullarına ve kızlarına ihtiyacı var. Suriye’nin bugün bilge insanlarına ihtiyacı var. Suriye’nin bugün tüm nefret dolu mezhepçi ve ırkçı seslere kapısını kapatması gerekiyor. Suriye’nin bugün siyasi, demokratik, sendikal ve toplumsal güçlerini etkin bir şekilde yükseltmeye ihtiyacı var.

Suriye’nin bugün acilen Suriye’nin tüm siyasi ve toplumsal kesimlerini temsil eden kapsamlı bir geçiş hükümetine ihtiyacı var.

Bugün Suriye’nin silahlarla diyalogdan; eleştiri ve özgür siyasi, sendikal ve toplumsal eylem yoluyla diyaloğa geçmeye ihtiyacı vardır.

Sadece kendilerinin kazandığını düşünenlere şunu söylüyoruz:

Hiç kimse tek başına kazanmadı; zafer tüm Suriye halkına aittir.

Ayrıca Esad ailesinin suç rejimi ve onun her mezhep ve etnik kökenden yandaşları dışında hiç kimse yenilmemiştir.

Suriyeliler, herhangi bir taraftan gelen aşağılayıcı, saldırgan ya da baskıcı eylemlere karşı örgütlü, özgür ve barışçıl protestolarla karşı koyma hakkına sahiptir. Bu hak, Suriye halkının tüm Suriyeliler için yaptığı fedakârlıklarla kazanılmıştır.

Bu faaliyetlerin daha etkili olabilmesi için sadece yerel değil ulusal düzeyde bir birlik gerekmektedir.

Sahil şeridindeki halkımıza

Nihayet, size köle ve top mermisi muamelesi yapan cani bir rejimin zincirlerinden kurtuldunuz. Devrik Esad rejimi, politikalarına karşı çıkan oğullarınızı ve kızlarınızı onlarca yıl boyunca aç bırakan, yoksullaştıran, baskı altında tutan, tutuklayan ve birçoğunu işkence altında öldüren bir rejimdi. Otoritesini, yolsuzluğunu ve sefahatini savunmak için on binlerce çocuğunuzu ölüme ve yaralanmaya sürüklerken, yakın zamanda tiran ve ailesinin kaçışıyla öğrendiğiniz gibi, asıl derdi servetinizi yağmalamak ve ülke dışına kaçırmaktı.

Sahil şerindeki halkımıza

Esad rejiminin ve yandaşlarının yıkılmasıyla birlikte bugün tüm Suriyeliler gibi siz de kölelik sisteminden özgürlüğün enginliğine geçtiniz. Bu yüzden özgürlükten korkmayın.

Özgürlükten korkmayın.

Yorumlar kapalıdır.