Kamuda toplu sözleşme süreci devam ediyor

Kamuda çalışan ve 101 işyerinden 230 bin işçinin haklarını ilgilendiren toplu iş sözleşmesi için görüşmeler seçim sonrasına ertelendi. 2012’nin Ocak, Şubat ve Mart aylarında yürürlüğe girecek toplu iş sözleşmesi için Trabzon’da biraraya gelen Devlet Bakanı Hayati Yazıcı ve Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu öncülüğündeki kurul 1,5 saatlik bir toplantı gerçekleştirdi. Türk-İş’i temsil eden Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Koordinasyon Kurulu, Demiryol-İş, Genel Maden-İş, Haber-İş, Harb-İş, Maden-İş, Petrol-İş, Şeker-İş, Tarım-İş, Tek Gıda-İş, Tes-İş, Tez-Koop-İş, TOLEYİS, Türk Metal ve Yol-İş’ten oluşuyor.

Petrol-İş’in tepkisi ve talepleri

Türk-İş’in görüşme sürecini iyi yönetemediğini ve hükümetin de ciddi adımlar atmadığını belirten Petrol-İş ise 30 Mayıs günü bir saatlik işe geç başlama eylemi düzenledi. Petrol-İş, TPAO, BOTAŞ, Eti Maden, Makina Kimya, Afyon Alkoloid işyerlerinde çalışan 6 bin 250 üyeyi temsil ediyor.

Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın yaptığı açıklamada, kamu toplu iş sözleşmelerinin hem ilgili sendikalar hem de Türk-İş tarafından doğru bir planlamayla yapılmadığını belirtti. Petrol-İş’in talepleri şunlar:

*Kazanılmış hakların korunması ve 4857 sayılı Yasa’nın esnek çalışmaya ilişkin hükümlerinin toplu iş sözleşmelerinde yer almaması,

*Düşük ücretlerin iyileştirilmesi ve işyerlerindeki ücret dengesizliklerinin giderilmesi,

*İşyerlerinde ilk giriş ücretlerinin en düşük memur maaşları da gözetilerek 1500 TL’den az olmayacak şekilde belirlenmesi,

*Ücret zamlarının birinci yıl için yüzde 20 oranında, ikinci yıl için gerçekleşen enflasyon artı 4 puan olması,

*Çerçeve protokolüne işyeri sorunlarının çözümünü engelleyecek hükümlerin konmaması,

*Yılbaşındaki ücret seviyelerinin yıl sonuna kadar korunmasını sağlayacak tedbirlerin alınması,

*İşletmelerdeki müteahhit-taşeron uygulamalarına son verilmesi.

Kamu toplu iş sözleşmelerinde sürecin hızlandırılması ve taleplerin gerçekleşmesi için hazır olduklarını ifade eden Öztaşkın, 230 bin kamu işçisinin ortak mücadelesinin örgütlenmesi gerektiğine inandıklarını açıkladı.

Harb-İş de ayakta

23 bin üyeyi temsil eden Türk Harb-İş Sendikası da gelişmelerin yavaşlığından şikayetçi. Nitekim geçtiğimiz hafta çeşitli illerdeki basın açıklamalarının yanında, Kartal E-5 yolunu yaklaşık bir saat trafiğe kapatarak tepkilerini gösterdiler. Eyleme Birleşik Metal-İş, Eğitim Sen, Genel İş, Yol-İş ve MAS-DAF işçileri de destek verdi. Basın açıklamasında “Türk-İş yöneticilerini açık, somut ve etkili tutum almaya, hükümet yetkilileri ile yapılan tüm görüşmeleri üye sendikalarla ve kamuoyu ile paylaşmaya; toplu sözleşme kapsamında olsun ya da olmasın tüm sendikaları ve üyelerini el ele, omuz omuza dayanışmaya çağırıyoruz.” denilerek destek istendi.

Toplu sözleşme değil görüşme aldatmacası

Süreçte bir gelişme de memur cephesinde yaşandı. 12 Eylül 2010 referandumunda büyük gelişme olarak sunulan memurlar için toplusözleşme hakkı ise fiili uygulamayla sözde kaldı. KESK’e (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu) Başbakanlık’tan gönderilen yazıyla konfederasyon toplusözleşmeye değil, toplu “görüşmeye” çağrıldı. Yani anayasada artık resmen hak olan bir madde çiğnenerek eski uygulamaya devam edildi.

Yorumlar kapalıdır.