Tarihte bu ay: 23 Temmuz 1908 devrimi

23 Temmuz 1908 devrimi Türkiye tarihinin en tartışmalı konularından biri oldu daima. Liberal ve muhafazakâr basın bu devrimi olduğundan önemsiz göstermeye veya onu kötülemeye çalıştı. Devrimin o sıradaki önderliğinin işlediği siyasal günahları (mesela 1915’te Ermenileri katletmeye dönük geliştirilen politika), bir olgu olarak devrimin kendisine atfetmeye çalıştılar.

Jön Türklerin siyasal programıyla devrimin nesnel olarak önüne koyduğu hedeflerin birbirlerine karıştırılması, en sık karşılaşılan hatadır. 1908 Devrimi’nin potansiyellerinin Osmanlı İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin (OİTC) milliyetçi ve küçük burjuva ajandasına indirgenmesi, bu devrimin Osmanlı uluslarını (Türk, Kürt, Ermeni, Rum) saran enternasyonalist karakterini ve onun emekçilerin seferberliğine dayanmasını gölgede bırakmıştır.

Devrimler, kendi doğaları gereği, karşısında hayat buldukları iktidarı yıkmayı hedeflerler. 1789 Fransız Devrimi, Fransız imparatorluğu ile monarşisini yıkmayı ve bir cumhuriyet rejimi kurmayı amaçlamıştı. Ancak OİTC’nin programında Osmanlı Devleti’nin yıkılması yoktu. Onlar devrimi imparatorluğu yıkmak değil, tam tersine güçlendirmek için bir fırsat olarak görüyorlardı.

Sonuç olarak 1908 Devrimi, kendi nesnel görevleri ve sorumlulukları karşısında yarım kalan bir devrim oldu çünkü onun siyasal önderliğini gasp eden ulusalcı subaylar, devrimi eski istibdat devletinin yıkımı için değil, bu devletin daha akılcı bir şekilde kullanılması için fırsat olarak görüyorlardı. 23 Temmuz’da açığa çıkan halklar arası enternasyonalist emekçi seferberliğinin, üç paşalar Bonapartizmine (Enver, Cemal, Talat) yol açmasının nedeni buydu.

23 Temmuz 1908 devrimi bugün resmi tarih kitaplarında II. Meşrutiyet ismiyle anılır. OİTC devlet aygıtını muhafaza etmiş dahi olsa, yoksul halkın basıncı altında rejim değişmek zorunda kalmış ve mutlak monarşiden meşruti monarşiye doğru bir gelişim yaşanmıştı. Bu, ezilenler açısından müthiş bir kazanım olmuştu.

Son olarak, genellikle unutulmasına rağmen 1908 Devrimi’nin bir uluslararası devrim hareketinin parçası olduğunu inatla hatırlatmak gerekir. 1905 Rus Devrimi, 1905-1911 İran Devrimi, 1910 Meksika Devrimi ve 1911 Çin Devrimi: 1908’de Osmanlı Devleti’nde yaşanan devrim, bunların bir kardeşiydi ve tıpkı onlar gibi, amacı eşitlik ve özgürlüktü.

Yorumlar kapalıdır.