13. İzmir LGBTİ+ Onur Yürüyüşü: “Müdahale” sizin, mücadele bizimdir!

13. İzmir LGBTİ+ Onur Yürüyüşü bütün engellemelere rağmen gerçekleşti. İzmir Valiliği’nin yasaklarına ve kolluk kuvvetlerinin bütün baskılarına rağmen Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde kitle bir araya geldi. Yürüyüşte “Nefrete inat yaşasın hayat!”, “Be trans jiyan nabe”, “Katledilen translar isyanımızdır!”, “Transfobik devlet, yıkacağız elbet!” sloganları atıldı.

Yürüyüşten önce lgbti+lar İzmir’in dört bir yanını gökkuşağı ve trans bayraklarıyla donattı. “Çarka çıkıyoruz” diyerek yürüdüler, yürüyüş esnasında renkleriyle ve binalardan sarkıttıkları metrelerce uzunlukta bayraklarla caddeyi renklendirdiler. Bir süre sonra polis tarafından önleri kesildi ve ablukaya alındılar fakat tüm tedbirlere rağmen yürümeyi başardılar.

13. İzmir LGBTİ+ Onur Haftası’nın basın açıklamasında şu sözlere yer verildi:

“13 yıldır İzmir’de her sene sokağa taşan neşemizi, öfkemizi, isyanımızı ve mücadelemizi; bugün de sokaklara taşıyoruz, geliyoruz! LGBTİ+’lara yönelik her yıl giderek artan nefretin, baskının ve şiddetin arasından, bulduğumuz tüm çatlaklardan sızarak yine çarka çıkıyoruz!

Hormon kısıtlamalarıyla başlayan, ardından ‘aile yılı’ ilan edilen 2025’te bir de var oluşumuzu suçlaştırmaya çalışan bir yasa tasarısıyla karşı karşıyayız. İktidar ve çıkar ortağı şakşakçıları kürsülerden, televizyonlardan, hutbelerden LGBTİ+fobi yaymaya devam ediyor.

2025’e girerken ilan ettikleri ‘aile on yılı’ ile sesimizi kısan, bizi şiddetle tanıştıran, hatta katleden kurumu nefretlerinin kalkanı haline getirdiler. ‘Genel ahlak’ dedikleri, ezenin zulmünü meşrulaştırma çabasından ibaret sömürü ve şiddet düzenini nefret politikalarına dayanak yaptılar. Daha dün, Sağlık Bakanlığı Aile Yılını gerekçe göstererek 21 yaşın altındaki transların hormona erişimini kısıtladı. Transların halihazırda erişemedikleri sağlık hakkında bir boşluk daha açıldı. Edirne’de ‘Bize yaşam hakkı tanımıyorlar’ diyerek hayatına son veren arkadaşımız Helin Kayra’yı kaybedeli 1 ay dahi olmamışken getirilen bu kısıtlama, Helin Kayra’yı ve intihara sürüklenen tüm transları öldürenin devlet olduğunu bir kez daha gösterdi.

Genel ahlakmış, aileymiş, yasakmış. Tanımıyoruz! 2025’i Direniş Yılı, önümüzdeki on yılı Direniş On Yılı ilan ediyoruz! İnsan onuruna sahip çıkan biz lubunyalar ve yoldaşlarımızın mücadelesiyle devletin bahşettiği değil, bizim inşa edeceğimiz bir demokrasiye kavuşacağımızı biliyoruz. Nefret ve düşmanlık üzerinden var ettikleri düzenlerine karşı birbirimizin elini bırakmıyoruz, direniyoruz, çoğalıyoruz. Her Haziran olduğu gibi, bu Haziran da haykırıyoruz: İnadımıza, sabrımıza, mücadelemize sağlık lubunya! Onur Ayımız kutlu olsun!”

Yorumlar kapalıdır.