Yargının cinsiyeti belli! Erkek…

Siirt’te 4 kız çocuğuna, Mardin’de N.Ç.’ye uygulanan cinsel saldırı, Bartın’da 14 yaşındaki kız çocuğunda yinelendi! N.Ç. 2002 yılında 13 yaşındayken Mardin’de çoğu kamu görevlisi olan 26 kişinin tecavüzüne uğramıştı. Bu defa da benzer bir haber Bartın’dan geldi. 14 yaşındaki kıza 18 kişinin tecavüz ettiği belirlendi. Savcılık daha en baştan rıza var dedi!

Bartın merkeze bağlı bir köy ilköğretim okulunda eğitim gören 14 yaşındaki Ç.K’ya, tecavüz ettikleri gerekçesiyle 22 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 4’ü savcılık soruşturması sonunda serbest bırakılırken 18’i tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Olay, 14 yaşındaki ilköğretim öğrencisi Ç.K.’nin okulda durgun ve içine kapanık halinden şüphelenen rehber öğretmenin öğrenciyle görüşmesi ve öğrencinin toplu tecavüze uğradığını söylemesiyle ortaya çıktı.

İl Milli Eğitim Müdürü İsa Şeker de öğrencinin bir süredir farklı davranışları nedeniyle okul yönetiminin dikkatini çektiğini, psikolog eşliğindeki görüşmede de durumun anlaşıldığını belirterek, olayda tecavüz değil tacizin olduğunu tahmin ettiklerini söyledi.

Doğan Haber Ajansı’ndan köyü ziyaret eden Burcu Karakaş’ın izlenimleri ise tıpkı İsa Şeker gibi köylülerin de olayın üstünü kapatmaya çalıştığı yönünde; “Bartın’a vardığımız vakit vatandaşlar arasında da durumun farklı olmadığını görüyoruz. Konu hakkında bilgi edinmeye çalıştığımız Bartınlılar deyim yerindeyse ‘üç maymun’u oynuyor. Adliye memurundan gazetecisine, polisinden sosyal hizmetler kurumu çalışanına kadar hemen herkes olayın “abartıldığı” görüşünde. ‘Tecavüz değil, tacizmiş’ diyen de var, ‘Siz İstanbul’da buradaki olayı nereden duydunuz?’ diye soran da… Sokakta durum ya inkar ediliyor ya da ahali böyle bir şey hiç yaşanmamış gibi davranıyor.”

Başsavcılığın açıklaması

Başsavcılık’ın Bartın’da yaşanan olayla ilgili yazılı açıklamasında şöyle denildi: “İfadeleri alındıktan sonra Sulh Ceza Mahkemesi’ne sevk edilen zanlılardan 2’si tutuklandı. Yapılan tespit ve toplanan delillere göre, mağdur Ç.K’nin zeka düzeyinin yeterince gelişmemiş olduğu, ailevi problemlerinin bulunduğu, anne ve babasının ayrılması neticesi psikolojik sorunlar yaşadığı, düştüğü bu durum neticesi birçoğu rızaya dayalı ilişkiler yaşadığı, bunlardan birinin tecavüz niteliğinde gerçekleştiği, diğerlerinin ise cinsel istismar ve cinsel taciz mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır. Soruşturmanın halen devam ettiği olayda mağdur koruma altına alınmıştır.”

Tecavüzle rıza aynı yerde olamaz!

İnsanın öfkesini kabartan bu satırlarda aslında davanın seyrini de görebiliyoruz. 14 yaşında ve hatta zeka seviyesi yaşıtlarına denk olmayan bir çocuğun rızasıyla onca erkekle beraber olduğunu varsayan mahkeme bunlardan sadece birinin tecavüz olduğuna karar vermiş. Bunun doğru olup olmadığını tartışmak bile gereksiz! Bu hukukun erkekleri koruduğunun, yargının da cinsiyetinin erkek olduğunun en büyük kanıtı. Tecavüzler sonucu defalarca fiziksel ve psikolojik müdahalelerden geçmek zorunda kalan çocuklarda rıza arayan, tecavüzcüleri serbest bırakan yargı aslında kadınlara açık bir mesaj veriyor: Tecavüz de sizin suçunuz, yaşınız kaç olursa olsun!

Yasalar değişti ama…

N.Ç. Davasında yasaları suçlayan egemen söylemlerin aksine dava çok değişik seyredebilir ve daha farklı sonuçlar çıkabilirdi. Oysa karar, “rızası var” yönünde oldu. Şimdi yasalar değişti; ama benzer bir davada daha en baştan rıza aranıyor. Yasalar süreçte ne kadar önemli olursa olsun biz meselenin erkek egemen yargı olduğunun farkındayız! Adli tıplarda yıllarca süründürülen, mahkeme salonlarında tecavüzü anlatması istenen kadınların sorunlarına gerçekçi bir çözüm, donanımlı tecavüz kriz merkezleri olmalı. Tecavüz sonrasında kadına yardım edecek, yönlendirecek ve süreçte daha fazla yara almamasını sağlayacak bu merkezler Türkiye’nin her yerinde olmalı. Ayrıca, sadece Eren Keskin gibi kadınların, sivil toplum kurumlarının değil bu davada devletin kadının yanında olacak şekilde bir yargılama süreci geliştirmesi ve kadının beyanının esas alması gerekiyor!

Yargı, tecavüzde rıza, cinayetlerde haksız tahrik arama! Devlet, kadını değil de aileyi koruma!

Yorumlar kapalıdır.