Kromevye işçisi: “Anayasal hakkımız için bile direnmemiz gerekiyor”

18 Şubat günü Esenyurt’ta bulunan Kromevye fabrikasında çalışan beş işçi, patronun küçülmeye gidileceği bahanesiyle işten çıkarıldı. Fakat işçiler fabrikadaki sendikal faaliyetler nedeniyle işten çıkarıldıklarını söylüyorlar. Birleşik Metal-İş’te (BMİS) örgütlenen ve bu yüzden patron tarafından cezalandırılan beş işçiden biriyle konu üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Öncelikle geçmiş olsun. İşten atılma süreciniz nasıl ve neden gerçekleşti anlatır mısınız?

Özellikle son yıllarda enflasyonun artması ve alım gücümüzün düşmesi neticesinde patrondan maaş iyileştirmesi istedik, fakat patron bizleri dikkate almadı. Biz de bireysel kalmak istemedik ve sendikalaşmaya karar verdik. 4857 sayılı kanun diyor ki: “İşçi sendikaya üye olabilir.” Aynı zamanda bu anayasal hakkımız. Sendikaya başvurduktan sonra fabrika bazı araştırmalar yaptı, bunun sonucunda beş kişinin iş akitleri 18 Şubat Cuma günü tam mesai bitiminde feshedildi. Biz de bir sonraki gün sendikayla yaptığımız toplantı neticesinde direnişe geçmeye karar verdik. 20 Şubat Pazartesi de direnişe başladık. Şu zamana kadar patron sendikayla görüşmek için iki defa gün verdi fakat bu görüşmelerin hiçbiri gerçekleşemedi.

Gördüğümüz kadarıyla direnişe fabrika içinden açık destek var. Direniş sürecinde fabrika içerisindeki işçilerle bağlantıyı nasıl sağladınız?

İçeride çalışan birçok kişi yıllardır beraber çalışıyor. İşten atılan işçiler arasında dokuz yıllık çalışan da var, 21 yıllık çalışan da… Sendikalı olanların tümü işten atılmadı. Fabrikada çalışan birçok mavi yakalı sendikalı zaten. 140 mevcudun 80’den fazlası sendika üyesi, bu 140’ın 95 tanesi mavi yaka zaten. Halihazırda sendika Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesi de almış bulunmakta.

İçerideki işçilerin desteği bizim için çok önemli. Günde dört kez, iş başında, 10 molasında, 16 molasında ve mesai sonunda içerideki işçilerle sloganlar eşliğinde bir araya geliyoruz. Patronun bizi işten atmasındaki asıl amacının sendikal çalışma nedeniyle bizleri cezalandırmak olduğu açık, ki bizim direnişe başladığımız gün eleman alımı için ilan verdiler. Bizi işten çıkararak çözüme gideceklerini sandılar fakat içerideki işçilerle bağımız daha da güçlenmiş durumda. Ya hep beraber ya hiçbirimiz diye çıktık bu yola.

Önümüzdeki süreci nasıl görüyorsunuz. Patronun sendikalı işçileri de yıldırması ve işten atması durumunda ne yapmayı planlıyorsunuz?

Bizim işimizde yaklaşık 100 mavi yakalının en az 40’ının kalifiye eleman olması gerekir, ağır bir işimiz yok fakat hassas bir işimiz var. Bu 40 kalifiye işçinin zaten 35’i sendika üyesi. Toplu bir işten atma yapamaz, zaten eleman açığı var ve işçiler yıllardır burada çalıştıkları için patronun aynı deneyime sahip bir işçi bulması çok zor. Eğer hepimizi çıkarırsa fabrikaya kilit vurması gerekir. Biz hakkımız olan toplu iş sözleşmesi masasının derhal kurulmasını ve işten atılan işçilerin bir an önce işe geri alınmasını istiyoruz. Bu taleplerimiz gerçekleşene kadar sendikamız öncülüğünde mücadelemiz sürecek. Bu süreçte de içerideki arkadaşlar bizim yanımızda olacak, biz de onların yanında olacağız ve onlar için de mücadelemizi sürdüreceğiz.

Çok teşekkür ederiz. Taleplerinizde ve mücadelenizde yanınızdayız.

Yorumlar kapalıdır.