Para sanal, kriz gerçek
Çoğumuzun ya evde beraber yaşadığı hayvan dostu ya da sokakta beslediği ve bakımıyla ilgilendiği bir kedisi, köpeği vardır. Özellikle son günlerde sosyal medya sayesinde haberdar olduğumuz, barınaklarda yaşamak zorunda bırakılan köpeklere yönelik artan sistematik şiddet hepimizi şoke etti. Barınakların aslında hayvanların huzurlu ve şehirdeki sefil hayatlarından uzakta mutlu yaşamalarını sağlayan yapılar olmak yerine, belediyeler ve iktidar tarafından toplama ve ıslah kampı olarak planlandığının ne yazık ki göstergesi bu. Ve bu aslında iktidarın sorunlara bakış açısının ve krizi nasıl yönetemediğinin de bir işareti. Ekonomi alanında ise başka bir kriz, tüm dünyayı ve Türkiye’de kripto paraları kullananları ciddi bir şekilde sarstı. Dünyanın en büyük kripto borsalarından biri olan FTX iflas etti. Gelin bunun nasıl olduğuna ve kripto paraların yatırım açısından ne kadar güvenilir olduğuna bakalım.
FTX neden battı?
Hepimizin bir şekilde duyduğu veya aşina olduğu kripto paralar, merkezi bankalar ve uluslararası yaptırımlara karşı ekonomik özgürlük ve para transferi amacıyla kullanılması için yaratılmıştı. Fakat günümüzde bu asıl amacının dışında neredeyse tamamen spekülatif para işlemleri ve bir tür kumar borsası olarak hizmet etmekte. Bu işlemlerin kayıtlarını tutan ve hızlı ve güvenli(!) yapılabilmesi için aracılık eden, dünya çapında günde milyonlarca işlemin yapıldığı milyarlarca dolarlık hacme sahip sözde borsalar var. FTX de bunlardan biriydi ve hakkında çıkan usulsüzlük ve buna bağlı gelişen güven kaybı ile sermaye yetersizliğinden dolayı iflas noktasına geldi. Kullanıcıların veya daha doğru tabirle oyuncuların toplamda 50 milyar dolara yakın sermayesi de bu iflasla beraber hiç olmuş durumda. Peki bu kriz önceden tespit edilemez miydi? Edilebilirdi ve denetlenebilirdi bile ama bu, finans kapitalin işine gelmedi, gelmeyecek de.
Riskli olduğunu bile bile…
Ekonomik kriz ve dünyada içinden geçmekte olduğumuz resesyondan dolayı yoksullaşan kitleler, riskli olduğunu bile bile geleceklerini kurtarmak için aşırı ekonomik riskleri, ne idiği belirsiz kumarlar oynamayı göze alacak hale geldi. Aslında kripto paralar, Marksist bir bakış açısıyla incelendiğinde, sınıfsal sistemi ve servetin eşitsiz dağılımını güçlendirici bir rol oynuyor. Örneğin, madencilikle veya sınırlı sayıda paraya yüksek sermayesiyle sahip olan zenginlerin paranın değerini istedikleri gibi belirle imkânları var. İşlem anonimliğini kullanarak da servetlerini gizliyorlar ve vergiden kaçınıyorlar.
Ne yapmalı?
Ne yazık ki kripto paraların ortaya çıkışıyla ve şu anki kullanımı arasında dramatik bir fark var. Hatta yakın dönemde Türkiye’deki kripto borsaları batmış ve çoğu insan mağdur olmuştu. Bu tür kripto paralar veya çeşitli finansal araçlar toplumların refahına ve kalkınmasına hizmet etmiyor, tam tersi bir avuç sermayedarı daha zengin ediyor, tıpkı bildiğimiz borsalar gibi. Bu tür kumar borsaları ne kadar iyi denetlenirse denetlensin kaybeden her zaman küçük yatırımcı, yani milyarlarca insan olacak. Buna karşı ise daha esaslı bir çıkış yolu var, o da örgütlü mücadele ve birlikteliğimiz. Bugünlerde bu yolda canını ortaya koyan ve bize ışık tutan İran halkına bin selam olsun.
Yorumlar kapalıdır.