Depremden etkilenen illerde çağrı merkezi çalışanlarına mobbing uygulanıyor
Türkiye’de emekçilerin sömürüsü, çalışma yaşamının her alanında derinleşerek sürüyor. Çalışma koşulları zaten zor olan çağrı merkezlerinde çalışmak ise günden güne daha da çekilmez bir hal alıyor.
Özellikle pandemi döneminde evden çalışmaya geçilmesinin ardından çağrı merkezlerinde çalışan emekçilerin durumları kötüye gittiği gibi, bir de şirketin karşılaması gereken birçok gider çalışana yüklendi. Emekçilerin evden çalışmasıyla birlikte şirketler elektrik, doğalgaz, su gibi birçok giderden kurtuldular. Bununla birlikte patronlar, çalışanlar üzerinde ciddi bir mobbing uygulamayı sürdürüyor.
Urfa ve Adıyaman gibi 6 Şubat depremlerinden etkilenen illerde çağrı merkezi çalışanlarının kayıplarını, acılarını hiçe sayan şirketlerin operasyon takım liderleri, işçileri arayıp “Acınızı anlıyoruz ancak hatta girip çağrı almanız gerekiyor; çağrı almayacaksanız istifa dilekçenizi gönderin’’ gibi tehdit içeren mesajlar vermişti.
Adıyaman ve Urfa’daki iki şirkette bir süredir örgütlenmeye çalışan çağrı merkezi çalışanları, depremin ardından yapılan mobbinge karşı öğleden önce ve sonra ikişer saat hatta girmeme eylemi gerçekleştirerek haklarını almak için harekete geçtiler. Depremden kısa süre sonra SGK’den deprem bölgesindeki çağrı merkezi çalışanlarına yönelik çift maaş promosyonları yatırıldı ve bunların geri ödenek olarak iade edilmeyeceği duyuruldu. Buna rağmen çağrı merkezi işverenleri işçilere, bu paranın SGK’den borç olarak alındığını, deprem nedeniyle çalışılmayan günler için kendilerine nakit avans olarak verildiğini ve promosyonun maaşlarından kesileceğini söylüyor.
Adıyaman ve Urfa’da yapılan tüm bu haksızlıklar karşısında yaklaşık 15-20 bin işçinin çalıştığı her iki şirkette de işçiler örgütlenme çalışmalarını sürdürüyor. İşveren ve operasyon takım liderlerinin, çağrı merkezi çalışanlarının hak ve taleplerini karşılamak yerine, 6 Şubat’tan bu yana gün geçtikte artan keyfi tutum ve mobbing uygulamaları insani bir boyut taşımıyor. Bu nedenle, artık emeğimize saygıları olmadığını düşünerek hak ve taleplerimizi duyurabilmek adına bu süreçte sendikal mücadele girişiminde bulunduk. İnsanı olanaklardan uzak, esnek ve yoğun koşullarda çalışmak zorunda olan çağrı merkezi çalışanlarının örgütlenmesinin, ülke genelinde bu sektörde çalışan binlerce işçi için önemli bir umut kaynağı olacağını düşünüyoruz.
Adıyaman ve Urfa’dan çağrı merkezi çalışanları
Yorumlar kapalıdır.