Asgari ücret zammı kaçınılmaz
Yılbaşında asgari ücrete zam yapılmıştı. Yılbaşından bu yana asgari ücret yüzde 35-40 civarında eridi. Geçen yıl ocak ve temmuz olmak üzere 1 yılda 2 defa zam yapılmıştı. 2024’ün başlangıcında yapılan zam, 6. aya geldiğimizde eridi. Asgari ücretlinin mağduriyeti haziran ayında giderilir ve temmuz ayında zam yapılır diye ümit edilirken, bu yazının yazıldığı tarihe kadar asgari ücrete herhangi bir zam yapılmadı.
Asgari ücrete yapılmayan zam, sadece asgari ücretliyi ilgilendirmiyor. Çünkü asgari ücretten daha yüksek maaş alanlara da asgari ücrete zam yapıldığı için patronlar tarafından zam yapılıyor. Yani asgari ücret baz alınıyor. Asgari ücret zammının hükümetin vicdanına kalması işçinin mağdur edilmesine sebep oluyor.
2024’ün başında yapılan zam eridi ve maaş bir işe yaramaz hale geldi. Kiraların anormal arttığı, gıda ürünlerinin zam oranının yüzde 100’ü bulduğu, sendikaların açıklamasına göre açlık sınırının 18.969 TL’yi bulduğu bir ortamda asgari ücretlinin yaşam koşulları çok zorlaştı. İktidarın asgari ücretliye zam yapması şart ve bu zam oranı enflasyon + refah payı olmalıdır. Biz işçilerin talebi üç ayda bir enflasyon oranında zamdır. İktidar, çalışanın bu talebini görmezden gelemez.
Tabii ki şöyle bir durum da var. Enflasyon durdurulmadığı sürece maaşlara zam yapılmasının hiçbir önemi kalmıyor. Sadece enflasyonun durdurulması sorunu çözer sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Ticaret yapanların da iyice denetlenmesi gerekiyor. Çünkü maaşa 1 ay sonra yapılacak zam duyurulduğu gün tüm alışveriş yerlerinde adeta zam yapma telaşı başlıyor. Daha zamlı asgari ücretini alamayan işçi, bir ay sonra alacağı parayı bir ay önceden harcamaya başlıyor. Yani daha eline zamlı asgari ücret geçmeden, maddi olarak bir ay geriden gelmeye başlıyor. Asgari ücrete zam yapılmadığı gibi özellikle marketlerde hiçbir denetim yapılmadığı için enflasyon ya da dolar yükselmediğinde bile her gün fiyatlar katlanarak artıyor. Dünya genelinde gıda fiyatları düşüşteyken Türkiye’de gıda fiyatları sürekli yükselişte.
Asgari ücrete zam yapmamaları bir yana bir de enflasyon hesaplamasında sahtekârlık yapılıyor. Reel enflasyon çok daha yüksek olmasına rağmen TÜİK’in açıkladığı rakam çok daha az oluyor. İktidar, bir şeytanlığı da enflasyon açıklamasında yapıyor. Çünkü 3 Temmuz’da 6 aylık enflasyon açıklanacak. İktidar, yapacağı zammı 3 Temmuz sonrasına erteliyor. Böylece 6 aylık enflasyon oranları düşük olacak ve emekliye de ona göre az zam yapacak.
İş, verginin yüzde 89’unu aldıkları işçiye zam yapmaya geldiğinde elleri titriyor ve vermiyorlar (verginin yüzde 65’i dolaylı vergiden alınıyor; yani yaptığımız harcamalardan, yüzde 14’ü de çalışanların maaşlarından kesiliyor, geriye kalan yüzde 11’lik vergiyi de patronlardan alıyorlar). Bunu bir alışkanlık haline getirdiler. Bundan önce “Sıkın dişinizi, yakında enflasyon düşecek” demişlerdi, şimdi tekrar aynı hikâyeleri anlatıyorlar. Biz masal dinlemek istemiyoruz. Çalışanların maaş zamlarının reel enflasyon + refah payı olarak yapılması şart. İktidardan sadaka değil hakkımızı istiyoruz. Bizimle alay eder gibi açıklamalarda bulunuyorlar. İşçiyi açlığa, yoksulluğa mahkûm eden bu zihniyetin bir an önce değişmesi gerekiyor.
Yorumlar kapalıdır.