Reno fabrikasında çalışan bir işçiyle sohbet

Bursa’daki metal direnişinin kıvılcımını çakan Reno fabrikasında, montaj bölümünde çalışan Meslek Liseli genç bir işçiyle Reno direnişini konuştuk. Sürecin son haline ayna tutabilecek bu sohbeti aktarıyoruz.

-Ne zamandır Reno’da çalışıyorsunuz?

-6 aydır Reno’da sözleşmeli olarak çalışıyorum. 11 aylık deneme sürecinden sonra kadroya alınıyoruz.

-Bursa’daki bu çoşkulu direniş dalgasının nasıl başladığını anlatır mısınız?

-Bosch işçilerinin yapmış olduğu TİS ile bir Bosch işçisinin saatlik ücreti 9TL’ye denk gelirken bizim ise 6.6 TL’ye çalışmamız dayatılıyor. Bizim de örgütlü olduğumuz Türk Metal’e bu adaletsizliği ilettiğimizde şubeden aldığımız cevap şu oldu: ” Onları pahalıya sattım. Sizleri ucuza satıyorum, olan bu. ” bu cevap bizim için her şeyi özetliyor. Bunun yanında taleplerimizi dile getirmek için 5 Mayıs’ta yaptığımız eyleme Türk Metal’in saldırmasıyla süreç durdurulamaz noktaya geldi.

-Çalışma koşullarından bahsedebilir misiniz?

– 3 vardiya olarak çalışıyoruz. Ben montaj bandında arabaların airbaglerini takıyorum. 50 saniyede, bir arabayı montajlayarak kullanıma hazır hale getiriyoruz. 50 saniyede bir ekmek bile üretilemezken biz bir arabayı üretiyoruz. Yoğun bir çalışma tempomuz var. Öğleden önce sekiz dakika, öğle yemeği arası 30 dakika ve öğleden sonra yine 8 dakika molalarımız var. 8 dakikalık mola bitiminde lavaboda bile olsan bandı çalıştırıyorlar. Koşa koşa banda yetişmek zorunda kalıyoruz. Bunun yanında hızlı tempoyla çalıştığımız için ayaklarımız hep şişiyor.

-Başlattığınız eylem dalga dalga yayılıyor. Bu eylemin yansımalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Buradaki birçok metal fabrikasını Türk Metal parsellemiş durumda. Türk Metal’in olduğu bütün fabrikalarda durum bizden farksız olmadığı için yaptığımız eylem kendiliğinden diğer fabrikalara da yansımış oldu. Bizden sonra Tofaş ve Coşkunöz bizleri takip etti. Bu fabrikaların hepsinin üretimi birbirine bağlı. Örneğin Coşkunöz birçok otomobil fabrikasına yan ürün üretiyor. Coşkunöz üretimi durdurunca iş bırakma eylemleri ile ilişkisi olmayan Ford’un Eskişehir ve Gebze gibi fabrikalarındaki üretim ciddi şekilde etkileniyor. Hatta bu sürecin uluslararası boyutu oluşmaya başladı. Romanya’daki fabrikaya bizim çalıştığımız Reno’dan motor üretip gönderiyorduk. Fakat biz burada üretimi durdurunca oradaki fabrikalarda üretim durmak üzere.

-Bu sürecin nasıl tamamlanacağına dair öngörünüz nedir?

-En temel talebimiz daha iyi bir sözleşme ve Türk Metal’in Bursa’dan tamamen silinmesidir. Ben işe girdiğimde bir araç 60 saniyede üretilirken şimdi bu süre verimli görülmeyip 50 saniyeye indirildi. Bunun hesabını yapan firma bugün günlerdir üretim gerçekleştiremiyor. Saniyede 300 Euro zarar ettiği söylenen firma bize üç kuruş zamı çok görüyor. Bu çelişkiyi yıkmak için iş bırakma eylemimiz ve fabrikanın içindeki ve dışındaki nöbetimiz sonuna kadar devam edecektir.