Yüzsüz Öğretim Kurumu’ndan Açıklama

Hatırlayacağınız gibi, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından üniversite harçlarına yüzde beş yüze varan oranlarda zam kararı alınmıştı. Oluşan kamuoyu tepkisi, başbakanı yemek masasında bile rahatsız eder boyuta gelen baskılar ve yapılan kararlı eylemler sonucunda tüm fakültelere eşit oranda zam yapıldı, bu oran yüzde 8.

Evet, bu özellikle ikinci öğretimde okuyan öğrenciler için sevindirici bir haber olsa da har(a)ç masraflarının hâlâ çok yüksek ve anlamsız olduğu ortada.

Değişen zam oranlarından sonra YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, fütursuz bir harç zamları değerlendirmesinde bulundu: “Bana artışlarla ilgili şikâyet gelmedi. Ben onları sıkıntıya sokacak bir zam yapılmayacağını hep söyledim. Geçen sene yüzde 8 enflasyon vardı. Bizim artışımız da yüzde 8. Yani bu, harçlar hiç arttırılmamış demektir.” Yorumun devamı ise şöyle; “Çin’de bile harçların yüzde 25’ini öğrenci karşılıyor. Eğitim işi masraflı bir iş. Ne olur velilerimiz de biraz elini taşın altına koysa. Çocuklarının eğitim kalitesinin arttırılması için birazcık yardım etseler.

Çocuklarınızı özel okula ve dershaneye gönderip binlerce lira harcıyorsunuz. Üniversiteye gelince yüzde 8’lik zam yapıldığında dünya yıkılmış gibi gösteriliyor. Lise sondaki oğluma üniversite okuyan büyük oğlumdan daha fazla para harcıyorum. Hiç sesim çıkmıyor.”

Bu açıklama, aslında burjuvazinin her defasında yaptığı gibi işçi sınıfının beynini olaylar karşısında çarpıtmak için nasıl kendince kılıflar uydurduğunu ve ne kadar usta bir düzenbazlıkla insanları kandırdığını gözler önüne seriyor. Bu cümleler bizlerle dalga geçmektir.

Eve ekmek götürürken zorlanan emekçiler YÖK başkanının bu fütursuzca açıklamalarına kanacak değiller. İşçiler enflasyon oranının kaç olduğunu Ziya Özcan’dan daha iyi biliyorlar.

Biz burjuvazinin asıl derdinin işçileri üniversitelerden uzaklaştırmak ve bu krizle beraber iyice öğrenci kaybeden özel üniversitelerin ayakta kalmasını sağlamak oluğunu biliyoruz…

İşte, tepkimizi dile getirip baskı oluşturabildiğimiz zaman geri adım attıklarını gördük ama unutmamamız gereken şey, asıl sorunun zam oranı değil; asıl sorunun paralı eğitim olduğudur. Eğitim bir haktır, bunun ne parası olmalıdır ne de zammı… Tekrar yineliyoruz: Eğitim satılamaz, herkese eşit ve parasız eğitim!

Yazan: Bahadır B. (28 Ağustos 2009)

Yorumlar kapalıdır.