Çalışma Bakanı’nın açıklamasına göre enflasyon hedeflerinin tutması için ara zam yapılmayacakmış. Emekliler için de iyileştirme düşünmüyorlarmış. Ücret zamlarının enflasyonu artırdığı!-->…
Kapitalizm, yarattığı zenginliği sermayeye dağıtırken yarattığı sefaleti ise emekçilere dağıtır. Her şey bu yüzden sınıfsaldır. Sermayenin devleti; faize, dış borca milyarlarca dolar!-->…
Mehmet Şimşek, yakın zamanda Körfez ülkelerinden para bulamayınca yüzünü büyük abilere döndü. İngiltere ve ABD’den gelmesi planlanan para için tur üstüne tur yapmakla ve gittiği her yerde!-->…
Ticaret Bakanlığı “İsrail hükümeti, Gazze'ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar” İsrail ile ihracat ve ithalatın durdurulduğunu açıkladı. Önümüzdeki!-->…
Mayıs 2023 seçimleri sonrası ucuz, bol para dönemini enflasyonla mücadele kapsamında bitirerek ekonomiyi frenleme politikasını hayata geçiren bakan Şimşek’in Orta Vadeli Program (OVP) adını!-->…
Seçim sonuçları ne olursa olsun sonraki süreç ekonomik olarak çok daha zor geçecek. Acı reçete hazır. Yavaş yavaş Şimşek önderliğinde uygulanmaya başlansa da 1 Nisan ve sonrası için tüm!-->…
Trajikomik bir biçimde 2024 Emekliler Yılı ilan edildi. En düşük emekli maaşıyla asgari ücret arasındaki makasın bu kadar açıldığı bir ortamda, iktidarın yaklaşan yerel seçimlerde 13,1!-->…
Asgari ücreti mücadelemiz belirleyecek demiştik. O yazımızda bir gerçeğe daha dikkat çekerek “Yeni asgari ücretle birlikte Türkiye’deki emekçilerin yarısına yakını açlık sınırına mahkûm!-->…
Bu ay asgari ücret belirlenecek. Her yıl olduğu gibi işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun kararıyla Türkiye’deki emekçilerin yarısına yakını!-->…
İki önceki yazımızı söyle bitirmiştik: “Kıdem tazminatını kaldırıp tüm emeklilik ve sigorta sisteminin özelleşmesini programına almış, kamunun tüm kaynaklarını sermayenin kullanımına açmaya!-->…
Bakan Şimşek öncülüğünde hazırlanan Orta Vadeli Program (OVP), IMF’siz IMF programının planlı bir şekilde uygulanabilmesi için hazırlanmış çerçevenin adı. Kıdem tazminatı gaspından tüketimi!-->…
Ekonomideki en büyük problem hayat pahalılığı olmaya devam ediyor. Ama çok yakında işsizlik ve ekonomik durgunluk da buna eklenecek.
Bir önceki yazımda IMF’siz IMF programıyla bir soygun!-->!-->!-->…
Seçim sonrası Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olması, seçime kadar uygulanan “düşük faiz, yüksek borç ve büyüme” şeklinde özetlenebilecek enflasyonist politikanın sonu anlamına!-->…
İki yıldan fazla bir süredir düşük faiz politikasıyla her koşulda ekonomik büyüme amacı güden ve ekonomi politikalarını buna göre biçimlendiren iktidar, “rasyonel ekonomi”ye dönüyoruz!-->…
14 Mayıs seçimlerinden bir gün sonra Merkez Bankası kararı ile bankalar müşterilerine nakit avans kısıtlaması getirdi. Bunun yanı sıra kredi limitleri düşürüldü. Çoğu banka nakit avansı!-->…
Dünyada yaratılan para bolluğu ve üretim zincirinin pandemi ve savaş başta olmak üzere birçok etkenle aksaması sebebiyle (hem arz hem talep eksenli) küresel bir enflasyon sorunu ile yüz!-->…
Artık emekçiler için yaşamak daha maliyetli. Maaşlar artsa da alım gücü düştükçe düşüyor. Gelirlerimizin yüzde 85’i barınma ve gıdaya giderken hayat pahalılığı altında ülkenin yarısından!-->…
İktidarın emekçiden alıp zengine veren ve tüm yaşamımızı ipotek altına alan ekonomi politikası, seçimlere kadar hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon dışında bir şey vaat etmeyecek. Bizler!-->…
Yılı yüksek bir enflasyon ve yüksek bir cari açıkla kapatıyoruz. Düşük faiz, para bolluğu yaratıyor. O da borçlanarak bir çeşit kredi tüketimini artırıyor. Herkesin tüketime yöneldiği bir!-->…
İktidar seçime giderken eli kolu bağlı beklemiyor demiştik. Ekonomik anlamda da bu böyle. KYK kredi faizlerinin silinmesi, belirli borçların iptali ya da ötelenmesi, TOKİ konut projesi,!-->…
Türkiye’nin içinde bulunduğu çoklu krizlerin en önemlilerinden biri de konut krizi. Ev ve kira fiyatlarının olması gerekenin çok üzerinde seyretmesi, zaten gelirlerinin çok büyük bir!-->…
Bazı şeyleri tekrar tekrar hatırlatmakta fayda var. Ne demiştik beş ay önce: “Yaşadığımız hayat pahalılığı, enflasyon ve yoksulluk, sermayeyi kontrol edenlerin tökezlemesinden ve!-->…
2008’den bu yana sürmekte olan küresel ölçekli krize karşı sermaye, düşük faiz ile para basıp sorunu ötelemeyi tercih etti. Fakat bu ötelemenin sonuna geldik. Bol para, dünyadaki!-->…
Türkiye, emperyalizme bağımlılığı neticesinde toplumsal artı değerin dışarıya aktığı bir ülke. Bu kapsamda küresel ekonomiye entegre olduğu her dönemde dışarıya artı değer akışı yaşamak!-->…
Ülke ekonomisi yüzde 7 büyüdü. Yani bir yıl öncesinin ilk çeyreğine göre GSYH yüzde 7 arttı. Bir önceki çeyreğe göre ise büyüme yüzde 1,2 seviyelerinde. Peki bu büyüme bizim için ne anlam!-->…
Türkiye, bazı liberallerin vurguladığı gibi beceriksiz bir iktidarın ve eğitimsiz bürokratlarının ekonomiyi yönetememesinin ceremesini çekmiyor. İçinde bulunduğumuz ekonomik ve toplumsal!-->…
Şunu unutmayalım; yaşadığımız hayat pahalılığı, enflasyon, yoksulluk ve işsizlik sarmalı sermayeyi kontrol edenlerin tökezlemesinden ve beceriksizliğinden kaynaklanmıyor. Bu durum bizzat!-->…
Türkiye’nin ekonomisinde, iç ve dış politikasında yaşadığı farklı krizler ve çözmesi gereken problemler var. Tüm bunlar dünya çapındaki iktisadi ve politik eğilimlerden etkilenerek zikzaklı!-->…
Enerji üretim maliyetlerinin pandemiyle birlikte arttığına şahit oluyoruz. Söz konusu enerji ve genel olarak elektrik olduğunda iki temel soru ortaya çıkıyor. Elektriği nasıl üreteceğiz? Ve!-->…
Enflasyon canavarı hortlayalı çok oluyor. Her geçen gün alım gücümüz daha da fazla erirken, iktisadi olarak kendini sürekli kanıtlamak zorunluluğu duyan iktidar yeni bir iktisadi model!-->…
Şubat ayında yazdığımız bir yazıda Türkiye ekonomisinin zikzaklı gidişatı için şu durum tespitini yapmıştık: “Ya daha fazla faiz artırılarak enflasyonun inmesine ve ekonominin daralmasına!-->…
Üretim maliyetleri kontrolsüz bir biçimde ve hızla artıyor. Enflasyonun, mevcut ekonomi politikaları sebebiyle hem üreten hem de tüketen için bir canavara dönüştüğü apaçık ortada. Hem!-->…
Görevi iktidarın istediği istatistikleri açıklamaktan öteye geçmeyen Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bile temmuz ayındaki yıllık enflasyonu yüzde 18,75 (TÜFE) olarak açıkladı. Faizlerin!-->…
Ciddi bir iktisadi buhran içinde ekonomik “canlılık” yaşanıyor. Talep çok fazla. Otomobil ve konut satışlarındaki patlamanın yanı sıra iç turizmdeki canlılık yaz boyu devam edecek!-->…
BİSAM’ın (Birleşik Metal-İş Sendikası Araştırma Merkezi) yaptığı son araştırmaya göre dört kişilik bir ailenin aylık açlık sınırı 2.822 TL, yoksulluk sınırı ise 9.762 TL oldu. 2003 yılının!-->…
Ülke ekonomisi yaza hazırlanıyor. Kredi musluklarının ağzı, tıpkı geçen sene olduğu gibi açılmaya çalışılıyor. Bu durumun ğolabileceğini önceki yazılarımızda vurgulamıştık. Türkiye’nin!-->…
Yaklaşık iki yıldır yazılarımızda Merkez Bankası’nın (MB) rezervlerinin eritildiğini vurguluyoruz. Haziran 2019 yılında yazılan bir yazıda şöyle demiştik: “…Dolar düşsün diye kamu bankaları!-->…
Pandemiyle katmerlenen ekonomik buhranın yıkıcı etkileriyle geçen bir yılı geride bıraktık. Zikzaklı olarak ilerleyen bu süreç içinde Ekonomi Bakanı ve Merkez Bankası (MB) Başkanı gibi!-->…
Bir önceki yazımızda, Cumhurbaşkanı’nın "yüksek faize karşıyım" açıklamasına rağmen piyasaların o anki ihtiyaçları doğrultusunda faizlerin yükseltilmesine açıktan karşı çıkmamasının altında!-->…
2020 Türkiye ekonomisi açısından zor ve iktisadi politikaların hızlı ve anlık olarak salındığı bir yıl oldu. İlk etapta dövizin faiz artırılmadan düşürülmesi için tüm para politikaları!-->…
Kış mevsimi ile birlikte pandeminin bahar aylarından da hızlı bir şekilde yayılması vaka, ağır hasta ve ölüm sayılarında ciddi oranda artışı beraberinde getirdi. Özellikle birçok!-->…
Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan istifası ile dolar neredeyse 1 TL düştü. Bu istifanın hemen öncesinde Merkez Bankası (MB) başkanının istifası, ardından piyasaların duymak!-->…
Her yıl bütçe görüşmelerinden önce açıklanan ekonomik program yeni rejimin jenerik ve içi boş işlerinden biri. İçi boş çünkü ilk açıklandığında (Ekim 2018) 3 yıllık olan bu program, hiçbir!-->…
Eylül 2020, Türk lirasının (TL) dolar ve avro karşısında en değersiz noktaya ulaştığı ay oldu. TL’nin değersizleşmesinin çok ciddi sonuçları var. Birileri “Dolarla mı alışveriş!-->…
İktidar, ekonomi üzerindeki gerçeklik algısını kaybetti. Türk lirası (TL) erirken bu durumu “ihracatta rekabetçi hale geliyoruz” diye açıklayan, halkın ne kadar zengin olduğunu “buzdolabı!-->…
Tüm veriler gösteriyor ki bir ekonomik krizin tam ortasındayız. Pandemi zaten var olan kriz dinamiklerini hızlandırdı. Ekonomi politikasında şu ana kadar bir değişim olmadığı gibi halının!-->…
“Yeni” normalde hiçbir şey yeni değil. Biz bu filmi defalarca izledik. Pandemiyle birlikte hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağını söyleyenlerin sesleri çok çabuk kesildi. Ekonomide de!-->…
Nisan ve mayıs ayında ekonominin iyice daralmasıyla, halk sağlığı yerine “yeni normal” adı altında ekonomiye öncelik vererek işçi ve emekçileri virüsle birlikte yaşamaya mahkûm eden!-->…
İktidar tarafında Ayasofya’nın camiye dönüştürülme hamlesi gündemi meşgul ederken, bu meselenin daha önce de defalarca gündem oluşturduğunu hatırlamak gerekir. Bir mimari yapının!-->…
Mart ayı ortası itibarıyla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) döviz rezervlerinin -zorunlu karşılık olarak tuttuğu döviz dışında- sıfırlandığı görüldü. Dolayısıyla, pandemiye!-->…