1 milyon 683 bin kişi için sadece iki sanık
Hacı Zengin’in polisin gaz bombası ile öldürülmesi ile, polisin yetkilerinin arttırıldığı 2007’den itibaren polis tarafından öldürüldüğü belgelenmiş kişi sayısı 111’e ulaştı. Buna karşılık 12 Eylül sürecinde kuşkulu (!) şekilde öldüğü anlaşılan kişi sayısı 300 olarak belirlenmişti.
12 Eylül döneminde 171 kişinin işkenceden öldüğü belirlenmişken, 2007’den bu yana Willem Tyas adlı İngiltere vatandaşının Antalya’da bir polis karakolunda ölü bulunması sonucu karakollarda işkence ile öldürülen kişi sayısı 22’ye ulaşmış oldu.
Tüm bunlar yaşanmaya devam ederken, 1 milyon 683 bin kişinin (12 Eylül’de bu kadar insan fişlenmişti) ve hepimizin hayatına karşılık 12 Eylül’ü yargıladığını söyleyen AKP, sanık sandalyesine yalnızca iki kişiyi oturtabiliyor.
12 Eylül davasının esas amacı işlenen insanlık suçlarına karşı gelmek olsaydı, işe işlenmeye devam eden suçlulardan başlanırdı. Oysa ki rejim bu işe yeltenmediği gibi, suçları işlediği belirlenen kimseleri bir de terfi ile ödüllendiriliyor. Bu uygulamların bilinen son örneği Hırant Dink’in katili ile fotoğraf çektiren Yakup Kurtaran’ın Malatya Emniyet Müdür Yardımcılığı’na terfisi olmuştu.
Şu anda Türkiye dünyadaki tüm siyasi mahkumların yüzde 40’ına tek başına sahip! AKP, 12 Eylül’ü yargılıyorum aldatmacasını sürdürürken, 12 Eylül yaşamaya devam ediyor.
Yorumlar kapalıdır.