Neden İmam Hatip, Neden Meslek Lisesi?

4+4+4 sisteminin bir parçası olarak henüz bu sene uygulamaya konulan TEOG sistemi daha ilk senesinde, bu sene liseye başlayacak gençler için büyük problemler yaratmaya başladı bile. Gençlerin pek çoğu tercih etmemelerine rağmen istemedikleri liselere gitmekten şikayetçi. Hükümet ise problemi çözeceğini söylüyor, ancak ortada henüz atılmış somut bir adım ne yazık ki yok. Ve öyle görünüyor ki, öğrencilerin liselere kayıt olma süreci okullar açıldıktan sonra da devam edecek.

Bu sene sınava giren 1 milyon 271 bin 273 öğrencinin, 1 milyon 137 bin 246’sı ilk ya da ikinci tercihlerinde bir liseye yerleşmesine rağmen tercihlerde bir yere yerleşemeyen veyahut da tercih yapmayan 134 bin 788 öğrenci, bakanlığın deyimiyle evlerine en yakın okula yerleştirildi. Sonuçlar öyle gösteriyor ki, bu öğrencilerin, içerisinde gayrimüslimlerin de bulunmasına rağmen, 40 bini imam hatip lisesine, 84 biniyse meslek lisesine yerleşmek durumunda kaldı. Bu sonuçlardan memnun olmayanlar arasında maddi durumu görece daha iyi olanlar özel okullara akın etmiş durumda, öyle ki geçen sene özel okullara giden öğrenci sayısı 71 binken, bu sene sayının 100 bine çıkması bekleniyor. Özel okulların tek kurtuluş yolu olarak gösterilmesi, özel okula yerleşecek geliri olamayanlarınsa meslek liselerine veyahut imam hatip liselerine gitmek durumunda kalması, aslında tam da eğitimdeki neoliberal saldırı politikalarının korkunçluğunu gözler önüne seriyor.

4+4+4 sistemi uygulanmaya başladığından beri, mesleki eğitime önem verilmesi kisvesi altında yüzlerce yeni meslek lisesi açılması, bunun yanı sıra yine yüzlerce imam hatip lisesi açılmasının öğrenciler leyhine değil sistemin ihtiyaçları doğrultusunda yapıldığının en güncel örneği olan TEOG sonuçları, bu sene liseye başlayacak olan gençleri, seçenek şansı vermeden ya dindar bir nesil olmak üzere neoliberal muhafazakarlığın kalesi olan imam hatip liselerine, ya da ucuz işgücü olarak burjuvazinin daha çok çıkarına geleceği için meslek liselerine gönderiyor! Devletin tüm imkanlarını talep olmamasına rağmen yeni imam hatip liseleri açmak için kullanması, 40 bin öğrenciyi zorla imam hatip lisesine göndermesi Erdoğan’ın “dindar bir nesil yetiştireceğiz” söylemini kanıtlar nitelikte.

Meslek Lisesi, burjuvazinin meselesi

Daha önce bizzat Çalışma Bakanı tarafından “ara eleman” ülkesi olarak görülen Türkiye’de eğer tercihle bir yere yerleşemiyorsanız, bundan sonrasına siz değil, tam da sizin adınıza sistem karar veriyor. 84 bin öğrencinin meslek lisesine yerleştirilmesindeki gerekçe her ne kadar “evlere yakın okullara yerleştirilme” gibi gösterilse de, arka planı gençlerin henüz 15-16 yaşında ucuz işgücü piyasasına dahil olmalarının, ve staj adı altında asgari ücretin üçte biri fiyatına, sigortasız ve esnek çalışma şartları içerisinde senelerce sömürülecek olmalarının garantisinden başka hiçbir şey değil. Diğer bir yandansa eğitimde planlamanın rezalet olduğu Türkiye’de en yakın okula yerleştirme bahanesi de şimdiden çökmüş durumda, çünkü yaklaşık 10 bin öğrenci bulundukları ilçedeki okul kontenjanlarının dolu olduğu gerekçesiyle evlerinden kilometrelerce uzak liselere yerleştirildi.

Eğitim sistemi içerisinde yapılan her değişikliğin aslında biz gençler için değil sermayenin çıkarları için yapıldığı ayan beyan ortada. Nitekim 4+4+4 sistemi ortaya çıktığından beri yaratılmaya çalışılan eğitim sisteminin düzeleceği yanılgısının da gerçekten ne kadar uzak ve yanlış olduğunu her gün tekrar yaşayarak deneyimliyoruz. Neoliberal saldırı politikalarının uygulayıcısı AKP hükümeti ve temsilcisi olduğu egemen sınıf, bizlere geleceksizlikten ve daha çok sömürüden başka bir şey vaat etmiyorken, biz gençler sorunun sistemden kaynaklı olduğunu ve çözümünün tam da bu sistemden kopuşla mümkün olabileceğinin farkına varmak ve bu yönde bir alternatif inşa etmek durumundayız.

4+4+4 sistemi çöpe!

İmam Hatip Liseleri kapatılsın!

Parasız, bilimsel, anadilde eğitim!

İşçi emekçi çocuklarına koşulsuz burs!

Stajlarda öğrencilere asgari ücret ve sigorta!

Yorumlar kapalıdır.