Taşeronluk sistemi ve kıdem tazminatı

Türkiye’de 1980 askeri darbesinin hemen ardından Özal döneminde uygulanmaya başlayan neoliberal iktisat politikalarının devamı olarak, AKP’nin iktidara gelmesiyle beraber bir güvencesiz çalışma rejimi olan taşeronluk sistemi yaygın şekilde uygulanmaya başlanmıştır.

Taşeronluk sistemiyle beraber devlet ve büyük şirketler, devasa fabrikaları merdiven altı atölyelere ve küçük firmalara bölerek; işyerlerinde kreş açmak, hekim bulundurmak gibi sosyal hakların ve de işçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirlerin getireceği mali yüklerden kurtulmaktadırlar. Taşeronlaşma sonucunda patronlar büyük karlar elde ederken, işçiler ve emekçiler için sınıf mücadelesi bir ölüm kalım savaşına dönüşmüştür.

AKP’nin iktidarda olduğu on iki yılda on beş bin işçinin iş cinayetlerinden ölmesi hükümet sözcülerinin dediği gibi üç-beş patronun ihmali ile açıklanamaz.

On beş bin işçinin iş cinayetlerinde ölmesinin tek nedeni TAŞERONLUK SİSTEMİDİR. SOMA’DA, TORUNLAR A.Ş. şantiyesinde, ERMENEK’DE ve her gün haberimiz bile olmadan çeşitli iş yerlerinde ölen işçilerin büyük çoğunluğu güvencesiz olarak taşeron firmalarda çalışmaktadır.

Taşeron şirketler, 17 Aralık operasyonuyla ortaya çıkan rüşvet ağının mali yükümlülüklerini karşılamak ve yüksek karlar elde etmek için en basit işçi sağlığı ve güvenliği tedbirli almayarak işçileri öldürürken; işçilerin kıdem ve ihbar tazminatlarını ödemeden şirketleri kapatıp kaçıp giderken, AKP temsilcileri hiçbir şey yapmamaktadır.

Bu oyunun son perdesi de Kıdem Tazminatı Yasası Tasarısı veya bilinen ismiyle kıdem tazminatı fonu projesiyle ortaya konmaktadır. Hükümet sözcüleri kıdem tazminatı fonunu savunurken; taşeron firmalarda çalışan çoğu işçinin kıdem tazminatı alamamasını gerekçe olarak göstermektedir. Doğrudur, taşeron firmaların patronlarının çoğu kıdem tazminatlarını ödemekten kaçmaktadırlar. Bunun sorumlusu işçileri güvencesiz olarak taşeron şirketlerde çalışmaya zorlayan ve taşeron firmaları denetlemeyen AKP hükümetidir.

AKP her zamanki gibi çarpık kapitalist sistemin bedellerini işçi sınıfına yüklemeye çalışmaktadır. Kıdem tazminatı fonu, genel hatlarıyla şirketlerden aynen SGK primleri gibi kıdem tazminatı primleri kesilerek, bu primlerin bir fon da toplanması ve kıdem tazminatlarının bu fondan ödenmesi olarak tarif edilebilir. Bu bağlamda bu yasanın içeriğini net olarak bilemediğimizden, bu sisteme dair temel sıkıntılara değinmek istiyoruz.

Taşeronluk sisteminde SGK primlerini bile ödemeyen ve bundan dolayı herhangi bir yaptırıma uğramayan şirketlerin, kıdem tazminatı primlerini ödemesini beklemek komik ve gerçek dışıdır. Ayrıca primlerin bir fonda biriktiğini düşensek bile fonun aynen “Deprem Fonları” gibi bütçe açığını kapatmak için boşaltılması veya bu talan ve yolsuzluk düzeninde su gibi buharlaşması çok uzak bir ihtimal değildir.

O zaman AKP hükümetinin bizzat kendisinin yaygınlaştırdığı taşeronluk sistemini bahane ederek, Kıdem Tazminatını kaldırmaktaki amacı nedir? Kıdem tazminatı patronların işçileri işten atarken son bir kez düşünmelerini sağlayan, sınıf mücadelesi ile elde edilmiş önemli sosyal ve ekonomik haklardan biridir. Kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünün şirketlerden alınması, şirketlerin işçileri haksız ve hukuksuz olarak işlerine son vermelerini kolaylaştıracaktır. Bu noktada yanlış bir algıyı düzeltmek isteriz; kıdem tazminatı tek başına iş güvencesi sağlamaz. İş güvencesini sağlamanın en önemli yolu grevli-toplu sözleşme hakkına sahip çıkmak için işçilerin birlikte örgütlenmesidir.

Bununla birlikte kıdem tazminatı hakkı iş kolu barajları ve yasal düzenlemeler ile örgütlülüğü ve birlikteliği iyice zayıflatılmış işçi sınıfı için son kalelerden biridir. Bu nedenle de Kıdem Tazminatı Kanunu Tasarısının yasalaşmaması için tüm emekçilerin sonuna kadar direnmesi gerekmektedir.

Ancak asıl mesele “Hayatımızı” ve ” Kıdem Tazminatımızı” elimizden almayan çalışan Taşeronluk Sistemi’ne karşı mücadele etmektir.

Taşeronluk Sistemini Ortadan Kaldırmak,

Hayatımıza, Kıdem Tazminatımıza Ve Geleceğimize Sahip Çıkmak İçin

Tüm İşçiler Birleşin!

Yorumlar kapalıdır.