Binler Hrant için sokaktaydı
Hrant Dink’in katledilmesinin üzerinden 8 yıl, Ermeni Soykırımı’nın ise üzerinden tam 100 yıl geçti. 19 Ocak’ta yine binlerce kişi, Taksim’den Hrant’ın vurulduğu yer olan Agos gazetesine doğru yürüyüp adalet taleplerini yinelediler. Yürüyüş boyunca “Katil devlet hesap verecek”, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant”, “Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeniyiz” sloganları atıldı.
Peki Hrant Dink’in katledilmesinden bu yana geçen 8 yıl içerisinde ne değişti. Failler yargılanabildi mi? Malesef bu sorunun yanıtı koca bir hayır oluyor. Devlet yıllar boyunca bu katliamın üzerini bir iki kişiyi hapse atarak örtmeye çalıştı. İstihbaratından polis teşkilatına, medyasından hükümetine kadar devletin tüm organları tarafından el birliği ile işlenmiş bu cinayet, bir kişiye veya şu anda olduğu gibi sadece Cemaat’in üzerine yıkılamaz. Zaten toplanan binlerce kişi artık bu cinayetlerin göstermelik tutuklamalarla üstünün kapanmasını istemiyor, 1915’te yüz binlerce Ermeniyi katleden, sayısız gazeteciyi ödüren, iş güvenliği önlemleri almaktansa binlerce işçiyi ölüme gönderen ve kendisiyle aynı düşüncede olmayana düşmanca davranan, yasaklamaya engellemeye katletmeye alışmış zihniyetin yargılanmasını istiyor.
O zaman soruyu şöyle düzeltelim; burjuvaziden adalet beklemek doğru mu? Bunun cevabını öğrenmek istiyorsak Sivas katliamından, Roboski katliamından, vb. birçok katliamdan sonra gerçekleşen davalara bakmak yeterli olacaktır. Sermaye devleti ve aygıtlarının işledikleri tüm suçların hesabı ancak işçilerin, emekçi kitlelerin, ezilen halkların seferberliğiyle gerçek manada gündemleşebilir ve tarihsel haksızlıkların hesabı sorulabilir.
Yorumlar kapalıdır.