1 Mayıs’a giderken…
Ekonomik sıkıntının tavan yaptığı, enflasyon canavarının yeniden hortladığı bir Türkiye ortamında önümüzde 1 Mayıs İşçi Bayramı var. 1 Mayıs meydanına giderken taleplerimizin ve isteklerimizin ne olacağını bilmek gerekiyor.
Aralık ayı sonunda asgari ücrete zam yapıldığında AKP iktidarının iddiası son yılların en yüksek zammının verildiğine dairdi. Oran olarak bakıldığında gerçekten iyi bir zam gibi görünse de sokağa çıkıldığında hiç de öyle olmadığı çok kısa bir sürede anlaşıldı. Son dört ayda enflasyon resmi rakamlara göre bile yüzde 61’e ulaştı. Bu da asgari ücrete yapılan zammın eridiğini ve hatta eksi zam olarak bütçemize yansıdığını gösteriyor. Zamlara yetişmemiz imkansız iken iktidar pembe bir tablo çizmeye devam ediyor.
Bir yanılsama da seçim olursa ve AKP iktidarı seçimi kaybederse ekonominin düzelebileceği yanılgısı. Fakat gerçek ne yazık ki böyle değil. Rejim ve sistem işçiden yana bir tavır almadığı sürece işçinin ekonomisi hiçbir zaman düzelmeyecek. İktidarlar ne yazık ki patronların ve para babalarının hizmetindedir. İktidar isimleri değişiyor ama iktidarların hizmet ettiği kişiler değişmiyor.
Asgari ücretin acilen yeniden güncellenmesi gerekiyor. Enflasyonun resmi rakamlara göre bile yüzde 61 olduğu bir ortamda işçiye verilen asgari ücret hiçbir derde çare olmuyor. Kaynak yok deniliyor ama sıra yandaşlarına, patronlara kaynak ayırmaya geldiğinde gayet bonkör davranılabiliyor. Geçmediğimiz köprülere, kullanmadığımız havaalanlarına ve hatta hasta garantili yapılan hastanelere ödenen paralar asgari ücretliye ayrılsa yeter de artar bile. Asgari ücrete zam yapılması bile sorunları çözmeyebilir. Çünkü enflasyon sürekli artıyor. Kaşıkla verip kepçeyle alınca yapılan zam da kısa bir süre sonra çare olmaktan çıkıyor. Asgari ücretli geçinmekte zorlanırken, açlık sınırının altında yaşarken emekliler asgari ücretin de altında bir ücretle yaşam mücadelesi veriyor. Savaşa, ranta, beşli çeteye ve huzur hakkı adı altında ödenen çoklu maaşlara para bulan AKP iktidarı sıra işçiye, emekliye gelince “zam yaparsak enflasyon artar” diyerek bizimle adeta alay ediyor.
Sonuç olarak, 1 Mayıs meydanına yoksulluğa, açlığa karşı bir çığlık olarak sesimizi duyurmaya gideceğiz. Mücadelemizi birleştirerek sesimizi yükseltip 1 Mayıs meydanını dolduracağız. Yaşasın 1 Mayıs, biji yek gulan!
Yorumlar kapalıdır.