DİSK Genel-İş üyesi belediye işçilerinden insanca yaşayacak ücret talebiyle iş bırakma eylemi

DİSK’e bağlı Genel-İş sendikasının çağrısıyla, sendikaya bağlı olan belediye işçileri Türkiye genelinde 11 Temmuz Salı günü iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. İşçilerin acil sorunlarının çözüme kavuşturulması için dört ana talep ekseninde gelişen eylemler sendika genel merkezinin kararıyla ülke genelinde 2 saat ile sınırlı tutulurken Kadıköy Belediyesi işçileri bir tam gün iş bırakma kararı aldı.

Kadıköy Belediyesi ana binasının önünde kurulan eylem çadırında toplanan işçiler halaylar ve şarkılarla taleplerini haykırdı. Genel-İş 1 No’lu şube başkanı Nazan Gevher Çam Ay’ın okuduğu basın açıklamasında iktidara ve mecliste bulunan tüm siyasi parti gruplarına 696 sayılı KHK ile belediye işçilerine karşı geliştirilen ayrımcı uygulamanın derhal kaldırılması çağrısında bulunuldu. Yüzlerce işçinin toplandığı eylem alanında okunan talepler işçilerin coşkulu ve gür sloganlarıyla yankılandı.

“Talebimiz eşitlik ve insanca yaşayacak bir ücrettir. Bu talep sadece üyelerimizin değil yüz binlerce belediye işçisinin talebidir. Tüm belediye işçilerini dört ana talebimiz etrafında mücadele etmeye çağırıyoruz,” diyerek duyurulan başlıca talepler ise şöyle:

-İnsanca yaşayacak bir ücret için tüm ücretler iyileştirilmelidir!

-Belediye şirket işçilerine uygulanan ayrımcılık son bulmalıdır!

-Kadro ve ilave tediye haklarımız derhal verilmelidir!

-Vergide adalet sağlanmalı, ücretlerdeki gelir vergisi kesintisi düşürülmelidir!

Basın açıklamasının tam metnini aşağıda okurlarımızla paylaşıyoruz:

“BELEDİYE İŞÇİLERİ OLARAK SESİMİZİ YÜKSELTİYORUZ, HAKLARIMIZ İÇİN İŞ BIRAKIYORUZ!

Ülkemizdeki ekonomik kriz derinleşerek devam ediyor. İşçilerin ve emekçilerin geçim sorunları ise buna bağlı olarak gün geçtikçe büyüyor.

‘Dövizi kontrol altına aldık’, ‘Enflasyon düşüyor’ söylemlerinin boş bir laftan ibaret olduğunu hep birlikte yaşayarak görüyoruz. Döviz tarihi rekorlar kırarken, enflasyon ise yalnızca TÜİK sepetinde düşüyor. Çarşıda, pazarda, markette ise zamlar hız kesmeden devam ediyor. Hayat pahalılığı artıyor, alım gücümüz her geçen gün düşüyor. İşçiler ve emekçiler sebebi olmadıkları bir krizin tüm yükünü çekmeye mecbur bırakılıyor.

İktidar, ekonomi yönetiminde ‘rasyonel politikalara’ dönmek adına yine finans ve sermaye çevrelerini önceleyen bir politikayı hayata geçirmeye koyuluyor. İşçi sınıfı ve emekçilerin temel talepleri olan gelir dağılımındaki adaletin, vergide adaletin, insanca yaşanabilir bir ücretin sağlanması, sendikal hak ve özgürlüklerin genişletilmesi gibi konularda ne yazık ki bir adım atılmıyor.

Ücretlerdeki erime ise her geçen gün artıyor. Toplu iş sözleşmeleri ile bağıtlanan ücret artışları, artan hayat pahalılığı karşısında zaman içinde eriyor; kaşıkla verilen, vergilerle, zamlarla kepçeyle geri alınıyor. Ekmeğin 8 lira, simidin 10 lira, kiraların ortalama 15 bin lira olduğu ve vergilerin her geçen gün arttığı bu ortamda işçiler 11 bin 402 TL asgari ücrete mahkum ediliyor.

İşverenlerse ekonomik ve siyasal belirsizlikleri ileri sürerek toplu sözleşmelerde işçi ücretlerini baskılamaya çalışıyor. Ülke genelinde sendikalı ve toplu iş sözleşmeli işçi sayısının yüzde 10’u bulmadığı bir ortamda ücretler yasal asgari ücret düzeyine sıkışıyor. Tüm sektörlerde yaygın temel ücret haline dönen yasal asgari ücret sendikalı işyerlerini de kuşatıyor. Geçmiş yıllarda asgari ücretin birkaç katı ücret alan belediyelerin kadrolu işçileri bile bugün asgari ücret civarına yaklaşmış durumdadır. Belediye şirketlerinde çalışan işçiler için ise durum çok daha vahim bir hale dönmüştür. Belediye şirketlerinin büyük bir bölümünde ücretler yasal asgari ücret düzeyindedir. Toplu sözleşmeler ile kazanılan sosyal haklar dışında belediyelerdeki tüm işçilerin ücretleri asgari ücret düzeyine sıkışmaktadır.

Merkezi idareye bağlı kamu kurum ve kuruluşlarında en düşük işçi ücretinin net 20 bin TL’nin üzerine çıktığı, en düşük memur maaşının ise net 22 bin TL seviyesine geldiği bir ortamda tüm belediye işçilerinin ücretlerinde iyileştirme yapılması artık kaçınılmazdır.

Sendikamız DİSK/Genel-İş, siyasal iktidarın ve belediye işverenlerinin işçilere reva gördüğü düşük ücret dayatmasını kırmaya kararlıdır. Bugünden itibaren örgütlü olduğumuz tüm işyerlerinde insanca yaşayacak bir ücret için mücadelemizi yükselteceğimizi herkese ilan ediyoruz.

Tüm belediye işverenlerine çağrı yapıyoruz!

Belediye yönetimleri her şeyden önce kendi çalışanlarına karşı sorumluluklarını yerine getirmek zorundadır. Ekonomik kriz ve düşük ücret kıskacında çalışan yüzbinlerce belediye işçisinin sesine kulak verin. Tercihlerinizi ve önceliklerinizi işçilerin yaşam koşullarını iyileştirmekten yana kullanın. Toplu iş sözleşmesi görüşmeleri devam eden işyerlerinde işçilerin taleplerini karşılayarak insanca yaşayacak bir ücret düzeyi için gereken adımları atın. Toplu iş sözleşmesi yürürlükte olan tüm işyerlerinde ise belediye işçilerinin ücret ve sosyal haklarını iyileştirecek ek protokol görüşmelerini derhal başlatın!

Siyasal iktidara ve Meclisteki tüm siyasi parti gruplarına çağrı yapıyoruz!

696 sayılı KHK ile belediye işçilerine yapılan ayrımcılık derhal kaldırılmalıdır. Belediye şirket işçileri de kadroya geçirilmeli, yıllardır mahrum bırakılan 52 günlük ilave tediye hakkı bir an evvel verilmelidir.

Belediyelerin önemli bir bölümünde var olan ekonomik zorlukları ortadan kaldırmak için belediye gelirlerinin arttırılması, İller Bankası paylarında kesinti yapılmaması, merkezi bütçeden belediyelere işçi ücretlerine ilişkin pay aktarılması, personel giderlerine ilişkin getirilen bütçe sınırlamalarının kaldırılması gibi bir dizi düzenlemeler bir an evvel hayata geçirilmelidir. Ayrıca kıdem tazminat tavanı uygulaması, işçilerin mağduriyetine neden olmaktadır. Son memur maaş uygulamasından doğacak, düşük kıdem tazminatı tavanına ilişkin mağduriyetlerin giderilmesini talep ediyoruz.

Yüz binlerce belediye işçisine çağrı yapıyoruz!

Talebimiz eşitlik ve insanca yaşayacak bir ücrettir. Bu talep sadece üyelerimizin değil yüz binlerce belediye işçisinin talebidir. Tüm belediye işçilerini 4 ana talebimiz etrafında mücadele etmeye çağırıyoruz.

-İnsanca yaşayacak bir ücret için tüm ücretler iyileştirilmelidir!

-Belediye şirket işçilerine uygulanan ayrımcılık son bulmalıdır!

-Kadro ve ilave tediye haklarımız derhal verilmelidir!

-Vergide adalet sağlanmalı ücretlerdeki gelir vergisi kesintisi düşürülmelidir!

Belediye işçileri olarak sesimizi yükseltelim. Taleplerimiz için hep birlikte mücadele edelim ve kazanalım.

YAŞASIN DİSK YAŞASIN GENEL-İŞ”

Yorumlar kapalıdır.