Türk-İş’ten İstanbul’da ve ülkenin dört bir yanında “Zordayız, Geçinemiyoruz” eylemi
Türk-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikalar 20 Ağustos Salı günü 81 ilde ortak eylemler gerçekleştirdi. “Zordayız, Geçinemiyoruz” eylemi 9 Temmuz’da üç konfederasyonun ekonomik krize karşı yayımladığı açıklamadan sonra gerçekleşen ilk eylem oldu. Bu kapsamda gerçekleşen basın açıklamalarından biri de Türk-İş İstanbul Bölge Binası önünde düzenlendi.
TÜMTİS, Belediye İş, Harb-İş ve Koop-İş üyesi işçilerin ağırlığının hissedildiği eylemde ekonomik krizin yarattığı tablodan ve geçim sıkıntılarından bahsedildi. Bir aydır direnen Polonez işçilerinin de yer aldığı eyleme diğer sendikaların katılımı ise temsili düzeyde kaldı. Örneğin Türk-İş’in en çok üyeye sahip sendikası olan Türk Metal, gücüne kıyasla oldukça sınırlı bir katılım gösterdi. Türk-İş’in geçtiğimiz 1 Mayıs mitinginde de merkezine koyduğu vergide adalet talebi bu eylemde de sıkça vurgulandı. Geçim sıkıntısından ve emeğiyle geçinen milyonların yoksullaşmasından bahsedilen basın açıklamasında bu durumun sorumlusunun ise kim olduğu ifade edilmedi. TÜİK’in gerçeği yansıtmayan enflasyon verileri karşısında “Emeğimizin karşılığı olan gelirimizin, enflasyon verilerine kurban edilmesine karşı açık bir tavır alıyoruz,” denilen açıklamada TÜİK’in enflasyon verileri yoluyla emekçilerin alım gücünün düşmesine yol açtığı söylenirken TÜİK’in bu uygulamasının Tek Adam rejiminin emek düşmanı politikalarından kaynakladığı ise belirtilmedi.
Kürsüden sıklıkla “Türk-İş nerede, biz oradayız!” sloganın atıldığı eylemde birkaç işçi ise “Vur vur inlesin, Ankara dinlesin!” sloganını yükseltti. Bu sloganın dışında ise eylemde çokça kez “Vergide adalet istiyoruz!” sloganı atıldı. Temmuz ayında milyonlarca emekçinin beklentisi olan zammın gerçekleşmemesi ve asgari ücretin açlık sınırının altına düşmesi üzerine taban basıncı sonucunda sınırlı bir şekilde harekete geçmek zorunda kalan Türk-İş bürokrasisi, bütün bu basınçlara rağmen ek zam talebini basın açıklamasında gündeme almadı. Basın açıklamasının ardından 26 Ağustos’ta Çerkezköy’de, 3 Eylül’de ise Zonguldak’ta düzenlenecek mitinglerin duyurusu yapıldı. Bu mitinglerin tarihlerinin de özellikle hafta içi olacak şekilde seçilmesinin ise Türk-İş bürokrasisinin işçi sınıfının olanca gücüyle seferber olmasına ket vurma isteği olduğu söylenebilir. Son olarak da bu mitinglerin sonunda ne zaman düzenleneceği henüz belli olmayan kitlesel bir miting gerçekleştirileceği basınla paylaşıldı. Bu mitingin yalnızca Türk-İş tarafından mı yoksa Hak-İş ve DİSK’in de dahil olmasıyla mı gerçekleşeceği ise henüz net değil.
Yorumlar kapalıdır.