Ziyaretçi yasağına karşı örgütleniyoruz!

Bugün üniversitelerde, kendi yaşamımız üzerinde söz hakkımız yok. Birileri bizim adımıza kararlar alıyor ve uyguluyor. Şu günlerde, Galatasaray Üniversitesi (GSÜ) öğrencilerini okula girişlerinde, kapsamlı bir yasaklar zincirinin duyuruları karşılıyor.

2008 Martı’nda, okula ziyaretçi girişinin “geçici” bir süreliğine yasaklanışının ardından; Ocak 2009’da uygulamaya konulacağı, panolarda yerini alan yeni yasaklar ve kurallar da gündemde. Bu dönemin öncesinde, kimliğini bırakan ziyaretçilerin girişinin serbest olduğu okulumuzda, şimdilerde, kimliğini unutan öğrencilerin okula giriş hakkı da gasp edilmiş durumda. Gelinen şu noktada, öğrencilere yazılı bir açıklama dahi yapılmamış olması, “geçici” denilen sürenin giderek bir mefhuma dönüşmesi, yasağın mağduru biz öğrencilere, “Artık Yeter!” dedirterek, bizleri harekete geçirdi. Ve GSÜ Ziyaretçi Yasağına Karşı Öğrenci Platformu, tüm öğrencilere açık bir şekilde gerçekleştirdiğimiz 8 Ocak 2009 tarihli ilk toplantısıyla kurulmuş oldu.

Şu zamana kadar farklı kollardan çeşitli çalışmalar yürütülmüştü. Konuya ilişkin yapılan anketler, öğrencilerin büyük kısmının yasaktan şikâyetçi olduğunu; kısıtlı fiziki imkânların, güvenlik probleminin ya da geçtiğimiz dönemde yaşanılan türban gerginliğinin yasağa sebep olduğunun, öğrenciler arasındaki yaygın kanılar olduğunu gösterdi. Şu noktada kurduğumuz platform ise, yasağın mağduru olan öğrenci kulüplerinin 2. dönem başında gerçekleştireceği faaliyetleri kapsayacak düzeyde. Öte yandan tüm GSÜ öğrencileri de bu örgütlü çalışmamızın asıl sahipleri, asıl katılanları olarak bu tepkide yer almalılar.

Yasakla birlikte yaşadığımız bu süreç, bizleri daha özgür ve dışa dönük bir üniversite tanımından uzaklaştırdıkça, hak ihlaline karşı bir inisiyatif alma bilincini de beraberinde getirdi. Okulda karşılaştığımız sorunlar, ziyaretçi yasağı ile sınırlı değil zira. Okulda yarı zamanlı çalışan arkadaşlarımızın yeni Sosyal Güvenlik Yasası’nın (SSGSS) getirdiği düzenlemeler sonucu, işten çıkarılmaları ve 2 aylık ücretlerinin gaspı, kütüphane açılış ve kapanış saatlerinin buna bağlı olarak kısıtlanması ve önümüzdeki süreçte, okula hafta onu girişlerinin yasaklanacağı ihtimali, sorunlardan sadece birkaçı. O sebeple öğrenciler olarak, haklarımıza sahip çıkmak ve örgütlenmek; ileride, diğer sorunlarla da mücadele edebilmek adına, yapılan iyi bir başlangıç. Platform, ileride gerçekleştireceği eylemlerle, GSÜ’de pek de bulunmayan muhalefet ve mücadele geleneğini bu sayede oluşturmayı hedefliyor. Bütün arkadaşlarımızı, haklarına sahip çıkmaya ve Platform’a destek vermeye çağırıyoruz!

GSÜ’den İC Okurları

Yorumlar kapalıdır.