Kurtuluşumuz mücadelede…

Tunus’ta başlayan devrim dalgasının fitilini ateşleyen Muhammed Bouazizi’nin açtığı bayrağı Arap kadınları yükseltmeye devam ediyor. Mücadele içinde dönüşen ve dönüştüren kadınlar, sokakları ve meydanları terk etmeyerek miadı dolmuş baskı rejimlerini devirmek için her gün ve gece ellerinde sopalarla nöbet bekliyor. Evlerinde oturup “tehlikeli işlere” girişmemeleri beklenen kadınlar, kendi önderlerini çıkararak mücadelenin başını çekiyor.

26 yaşındaki Mısırlı Asma Mahfouz, yaptığı internet çağrısıyla yüz binlerce Mısırlıyı sokağa dökmüş, ayaklanmanın her anında en ön saflarda olan binlerce kadından sadece biri. Eylemlerde kitlelere sloganlar attırarak, polisin karşısındaki korkusuz duruşuyla hafızalara kazınan Mahfouz, şimdi Mısır devriminin lideri olarak anılıyor. Her gün meydanları dolduran kadınların arasında çocukları ayaklanma sırasında katledilen kadınlar, devrimin talepleri karşılanıncaya kadar cenazeleri kaldırmayacaklarını ve cenaze töreni düzenlemeyeceklerini söylediler. Yine çocukları polis tarafından dövülen, işkence gören kadınlar başlarındaki diktatörler gidene kadar çadırlarda, sokaklarda nöbet tuttular. Daha önce birbirini hiç tanımayan kadınlar bir yandan mücadeleyi öte yandansa kadın dayanışmasını yükselterek, kadınların mücadeleye katılmadan zafere ulaşılamayacağını gösteriyorlardı.

Yemen’de ise Mısır ve Tunus’ta olduğu gibi başarılı olunamayacağı çünkü kadınların devrime katılımının olmayacağı öngörülüyordu. Yanıldılar. Yemen’de Tawakul Karman, Sana Üniversitesi’ndeki ilk eyleme önderlik ettiği için polis tarafından 48 saatten fazla gözaltına alındı ve işkenceye tabi tutuldu. Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih, Sana Üniversitesi önündeki Değişim Meydanı’ndaki oturma eyleminde kadınların erkeklerle bir arada oturmasını eleştirerek, muhafazakâr Yemen toplumunu eylemlere karşı seferber etmeye çalıştığında, Salih’e yanıt, siyahlara bürünmüş ve yüzlerini peçeyle örtmüş on binlerce kadının katıldığı dev bir kadın gösterisiyle geldi. Yine Suriye’de tutukluların serbest bırakılması için İçişleri Bakanlığı binası önündeki ilk kadın gösterisine de bir kadın liderlik etti. Bahreyn’in İnci Meydanı’nda Zeynep Havaca, aile bireylerinin tutuklanmasını protesto edip açlık grevi yaptı. Mücadeleyle değişen, dönüşen kadınlar çevrelerini de dönüştürerek mücadeleyi yükseltiyorlar.

Şimdiye kadar kadın mücadelesinde gelinen noktada kadınlar haklı taleplerini hep sokaklarda kazanabilmiştir, kazanacaktır. Arap kadınları da bunun en iyi örneklerindendir. Arap kadınları hakların kendilerine bahşedilmeyeceğini, onu ancak mücadele ederek kazanabileceklerini gösterdiler. Sınıflı toplumlarla ortaya çıkan kadının tarihsel yenilgisi yine ancak emekçi kadınların başını çektiği bir mücadeleyle son bulacaktır.

Yorumlar kapalıdır.