Kaynayan kazanın adı PTT
Kaynayan bir kazan halindeki PTT’de kapağı kaldıran direnişteki PTT işçileri olmuştu. Yolsuzlukların ve hak gasplarını son hız devam ettiği PTT’deki son süreci hayatı boyunca emekten yana tavır koymuş HaberSen’li bir işçi dostumuz ile değerlendirdik. Şimdi kendisi ile yaptığımız röportajı yayınlıyoruz.
İC: Sizinle direnişteki PTT işçilerinin çadırında tanışmıştık. Kadrolu bir işçi olarak süreci yakında takip edip direnişe olabildiğince destek olmuştunuz. Direniş şuan hukuksal mücadele şeklinde devam ediyor. Gelinen son nokta nedir?
İşçi: İşçiler taşeron altında çalışıyorlardı ama sonuçta PTT’nin işlerini yapıyorlardı. Bu nedenle de PTT’ye dava açmışlardı ama Bakırköy 2 Nolu İş Mahkemesi, muhatabın PTT değil taşeron firma olduğu gerekçesi ile davayı reddetmişti. Sonrasında işçiler bu karara itiraz ettiler ve Yargıtay da davanın PTT ile ilgili olduğu sonucuna vardı. 31 Ocak’taki son davada ben şahit olarak ifade verdim. İki şaidin daha dinleneceği dava 8 Mayıs’a ertelendi. Şuan ki hukuksal süreç bu şekilde.
İC: Direnişteki işçilerin yargı süreci bu şekilde devam ederken içerdeki durum sizin açınızdan nasıl işliyor? Şuan önünüzdeki en güncel sorun nedir?
İşçi: PTT’de kadrolu ve taşeron işçileri var. Taşeron işçiler köle gibi 11 ay çalıştırıldıktan sonra hiçbir hak iddia edemeden işten atılabiliyor! Meslek hastalıkları hiç dile dahi alınmıyor. Onun dışında PTT’nin özelleştirilmesi gibi bir çalışma var önümüzde. Bir PTT kalmıştı özelleştirilmeyen! Ulaştırma Bakanlığı MemurSen ile işbirliğinde bu çalışmayı hazırlıyor. Biz HaberSen olarak defalarca başvurmamıza rağmen bir sonuç alamadık, genelgeler gizli tutuluyor. Aldığımız duyumlara göre güya PTT’nin özelleştirilmesi yaza kadar rafa kaldırılmış. “Önce batır sonra sat” mantığı ile aslında çalışmalar devam ediyor. Mesela önceden bir postacı mahalleye gittiği zaman vatandaşın APS’sini, kargosunu, normal mektubunu, taahhütlü mektubunu vs. birlikte dağıtırdı. Şuan bunların hepsi ayrı işlermiş gibi gruplandırılıp bir mahalleye 6 postacı gönderiliyor! Bu yüzden vatandaşın mektubu gecikiyor ve PTT’nin vatandaşın gözünden düşürülmesi sağlanıyor. Vatandaş ile biz röportaj yaptığımızda PTT’nin şuan ki halinden memnun olmadıklarını söylüyorlar. Tabi vatandaş şuan işin aslını bilmiyor! Ayrıca bunların hepsi ekonomik olarak büyük bir maliyet anlamına geliyor. Biz HaberSen olarak vatandaşa hizmet etmek istiyoruz ve özelleştirmelere karşı çıkıyoruz.
İC: Peki bu özelleştirmelerle birlikte ne gibi sorunlarla karşılaşılacak? HaberSen olarak buna karşı neler yapmayı düşünüyorsunuz?
İşçi: Mesela 2004’de Telekom özelleştirilirken havuz sistemi kurulmuş ve memurlar ihtiyaçlara göre yeniden görevlendirilmişti. En azından çalışanlar mağdur edilmemişti. Şuan ki özelleştirmede havuz sistemi yok! Muğlak bir durum var, bize ne olacağı belli değil! Buna karşı bir eylem planları hazırlıyoruz. İşte stand açmak, çadır kurmak, Ankara’da eylem yapmak gibi planlarımız var. Bu sayede Bakanlık’ın ve MemurSen’in bu ortak çalışmasını vatandaşa ifşa edeceğiz.
İC: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
İşçi: Süreç PTT’de bu şekilde işliyor ama dışarıda da bundan farklı değil! 2012’nin zor geçeceği söyleniyor biz işçilere. Bu saldırılara karşı tüm kitle örgütleri, emek dostları emek merkezinde birleşmelidir. Söyleyeceklerim bu kadar, teşekkür ediyorum.
İC: PTT’deki süreci takip etmeye ve ihtiyaç dahilinde verdiğiniz mücadeleye destek olamaya devam edeceğiz. Vakit ayırdığınız için biz teşekkür ederiz.
Yorumlar kapalıdır.