İş cinayetine karşı binler sokaktaydı

Torunlar İnşaat’ta 11 işçinin hayatını kaybettiği katliamın ertesi günü önce İnşaat İşçileri Sendikası’nın daha sonra DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla eylem ve yürüyüşler gerçekleşti. Eylemlere sendikalar, farklı sektörlerden işçi dernekleri, çok sayıda siyasi grupla birlikte İDP de katıldı.

Saat 14:00’te İnşaat İşçileri Sendikası’nın çağrıcısı olduğu basın açıklaması şantiye kapısında yapıldı. Katliama sahne olan şantiyenin girişleri çevik kuvvet polisleri tarafından çevrildi, bölgenin tümü TOMA’larla abluka altına alındı. Sloganlarla süren bekleyiş sendika tarafından yapılan basın açıklamasının ardından diğer eyleme geçmek amacıyla sonlandırıldı.

Saat 16:00’da ise sendika ve meslek odalarının çağrıcısı olduğu eylem için kitleler Cevahir önünde buluştu. Katılımın yoğun, cinayetlere karşı öfkenin yüksek olduğu eylemde şantiyeye yürünmek üzere yol trafiğe kesildi. Yürüyüş sırasında sık sık, “Taşeron çalışma ölüm demektir”, “İş kazası değil iş cinayeti”, “İşçilerin katili sermaye düzeni”, “İşçiler ölüyor sermaye büyüyor”, “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni” sloganları atıldı. Çağrıcı kurumların ortak açıklaması bir inşaat işçisi tarafından yapılırken DİSK adına Arzu Çerkezoğlu, KESK adına Şaziye Köse, TMMOB adına Süleyman Solmaz söz aldı. Açıklamaların tümünde katliamın sorumlusunun sermaye ve AKP hükümeti olduğu vurgulandı. Kapitalizmin kan emici yasalarına karşı birlikte mücadele, örgütlenme çağrısı yapıldı.

Açıklamaların hemen ardından polisin gaz bombalı saldırısı başladı. Mecidiyeköy Meydan, Fulya, Gayrettepe yönlerinde süren polis saldırısı Cevahir’in önüne dek sürdü. İçlerinde inşaat işçilerinin de bulunduğu bir grup eylemci gözaltına alındı.

Eylemde politik grupların ve kurumlardan bağımsız katılımların sayısı yüksekti. Sadece bu yıl 1000’den fazla işçinin patronların kâr hırsıyla katledilmesinin yarattığı öfke gözle görünürdü. Bununla birlikte sendikaların katılımı yine temsili düzeydeydi. Soma’da yaşanan katliamda olduğu gibi sendikaların açıklamaları somut bir mücadele hattı da önermiyordu.

Eylemler sırasında sohbet etme fırsatı bulduğumuz Torunlar işçileri, asansörde sorunlar olduğunu herkesin bildiğini söylediler. İşyerinde “gönüllü mesai” adı altında mesai uygulamasının yapıldığını ve işçilerin yaşam koşullarını biraz olsun düzeltebilmek için sabaha kadar çalışmak zorunda kaldığını anlattılar. Şantiyede güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu, denetçilerin patronun sözünden dışarı çıkamadıklarını ve düzenleme yapılmadan çalışmaya devam edilmesi halinde yeni ölümlerden endişeli olduklarını ifade ettiler. Şantiyenin bulunduğu bölgede yaşayanlar da eyleme destek verdi. Yıllardır faal olan şantiyede çalışmanın 7/24 sürdüğünü ve bölgede de fazlasıyla probleme yol açtığını, şantiyeden kopan parçaların yollara park etmiş arabaları parçaladığını ve patronların para önererek yaşanan bu olayların üstünü kapatmaya çalıştıklarını dile getirdiler.

Yorumlar kapalıdır.