Mücadeleci demiryolu işçileriyle uluslararası dayanışma

Arjantin’de Kirchner hükümetinin işçi sınıfına dönük saldırı politikalarına karşı (artan hayat pahalılığı, düşük ücretler, işten atmalar, vs.) 28 Ağustos’ta gerçekleşen başarılı genel grevin ardından; ülkenin İçişleri ve Ulaştırma Bakanı, komik bahanelerle mücadeleci demiryolu delegelerine dönük suçlamalarda bulunmuş, bu delegelerin görevlerinden alınmalarını ve haklarında soruşturma açılmasını talep etmişti. Bakan’ın bu girişimiyle hükümet, grevin başarısına gölge düşürmek ve genel grevin başını çeken kesimlere gözdağı vermek amacı taşıyordu.

Hükümetin bu girişimine karşı işçi sınıfı cephesinden, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde yanıt gecikmedi. Mücadeleci sendikal hattın ülke çapındaki simgesi konumunda olan ve genel grevin başlıca örgütleyicilerinden Sarmiento Şubesi Delegeler Kurulu (Los Cuerpos de Delegados) Sendikası (Bordo Liste) yöneticilerine dönük bu saldırı karşısında, ülkenin başlıca sendikaları ve sol hareket kenetlendi ve 17 Eylül’de Buenos Aires’te kitlesel bir miting düzenlendi. Mitinge, genel grevi örgütleyen sendikal konfederasyonların temsilcilerinin, son seçimlerde oyların yüzde 5’ini alan Solun ve Emekçilerin Cephesi (FIT)’ni oluşturan partilerin ve direnişteki işçilerin yanısıra, düzenledikleri işyeri meclisinde 17 Eylül’deki miting için iş bırakma kararı alan Sarmiento Şubesi demiryolu işçilerinin tamamı katıldı.

Aynı zamanda, uluslararası düzeyde sendikal yöneticilerin, sosyalist partilerin, muhalif aydınların dahil olduğu bir imza kampanyası ve Arjantin büyükelçilikleri önünde protesto gösterileri düzenlendi. Uluslararası kampanyanın başını, kendi ülkelerinde direniş halinde olan Fransa ve Almanya demiryolu işçileri çekti. Fransa, İspanya, Venezuela, Brezilya ve Şili’deki Arjantin büyükelçilikleri önünde protestolar gerçekleşti. Türkiye’de ise DİSK, çeşitli sosyalist partiler ve önemli şahsiyetler imza kampanyasına katılarak mücadeleci demiryolu işçilerinin yanında olduklarını bildirdiler.

Kirchner hükümetinin mücadeleci demiryolu işçilerine dönük saldırı girişimi bir tesadüf değil. Ekonomik krizin derinleşmesiyle birlikte, bir yandan sol ve antiemperyalist bir söylem kullanan fakat, pratikte işçi düşmanı politikaları kararlılıkla hayata geçiren Kirchner hükümetinin etrafındaki çember giderek daralıyor. Yükselen işçi seferberliği dalgasını ise hükümet, baskı yöntemleriyle durdurmanın peşinde. Bu dönemde, hükümetin korkulu rüyası haline gelen iki yeni gelişme dikkat çekiyor: Politik alanda devrimci sol bir programı somut bir seçenek haline dönüştüren Sol Cephe (FIT) ile sendikal alanda antibürokratik bir sendikal hattı inşa eden Mücadeleci Sendikal Buluşma. Sarmiento Şubesi’nin sendikal delegelerinin, Mücadeleci Sendikal Buluşma’nın ve devrimci sendikal yönelişin ülke çapında başını çekmeleri, sendikayı ve sendika başkanı Ruben “Pollo” Sobrero’yu hükümetin hedef tahtasına yerleştirmesine neden oldu. Hükümet daha önce de sendikaya dönük bir saldırıda bulunmuş, Ruben Sobrero skandal gerekçelerle tutuklanmış ve müebbet hapis istemiyle hakkında dava açılmıştı. Bu girişim, ülke çapında gerçekleşen seferberliklerle yenilgiye uğratılmış ve Sobrero serbest bırakılmıştı. Hükümetin son saldırı girişiminin yenilgiye uğratılması da, hükümetin işçi düşmanı politikalarına indirilmiş ağır bir darbe ve sınıf seferberliklerinin ilerletilmesinde önemli bir mevzinin korunması anlamına gelecek.

Türkiye’den imza kampanyasına katılanlar

Arzu Çerkezoğlu DİSK Genel Sekreteri

İşçi Demokrasisi Partisi Girişimi

Sungur Savran (DİP Genel Başkanı)

Şadi Ozansü (İKP Genel Başkanı)

Cihan Yılmaz (Gezi İsyanı siyasi tutuklusu)

Sedat Durel (Dev İletişim-İş Genel Sekreteri)

Ali Ekber Binici (Karadolap Mahallesi Muhtarı)

Çayan Dursun (TÜMTİS İstanbul Şubesi Eski Başkanı)

Ferhat Uludere (Yazar, Gazeteci)

Yorumlar kapalıdır.