ABD Başkanı Trump’ın ABD Büyükelçiliği’ni Siyonist rejimin işgali altındaki Kudüs’e taşıma kararı almasının ardından, BDS Türkiye’nin çağrısıyla gerçekleşen “Kudüs Nöbetlerinin” sonuncusu bugün işgalci rejimin İstanbul Levent’teki konsolosluğu önünde bir basın açıklamasıyla gerçekleştirildi. Filistin halkının işgalci Siyonist güçlere karşı gerçekleştirdiği ilk direnişlerden biri olmasıyla anılan “Toprak Günü” nün yıldönümünde işgali protesto eden Filistinlilere ateş açan Siyonist rejim, en az 15 kişinin ölmesine binlercesinin de yaralanmasına sebep oldu. Onuru, özgürlüğü ve yaşam hakkı için mücadele eden Filistin halkının yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz. İşçi Demokrasisi Partisi de dâhil olmak üzere çeşitli siyasi parti ve oluşumların desteğiyle gerçekleştirilen basın açıklamasının tam metni şöyle:
“30 Mart tarihi, 1976 yılından beri Filistin halkının Toprak Günü olarak adlandırdığı mücadele günü. Siyonist oluşum, 1967 yılında Filistin’den geriye kalan son toprak parçalarını da işgal ettikten sonra askeri güç ve zorbalık yoluyla bir toprak istimlaki uygulamasına gitmiş, Filistin halkının üzerinde yaşadığı ve geçimini temin ettiği arazilere el koymaya başlamıştı. 30 Mart 1976 günü Filistinliler bu yeni saldırıya bir genel grev ve ülkenin her yerine yayılan gösterilerle yanıt verdiğinde işgal güçleri 6 Filistinliyi katletmişti. İşte o tarihten bu yana her yıl 30 Mart günü Filistinlilerin topraklarına sahip çıkma mücadelesinin yükseltilmesine tanık oluyor.
Bu yıl aynı zamanda Filistin halkının Büyük Felaket’i olan Nakba’nın da 70. Yılına denk geliyor ve Filistinliler, bu yıl 30 Mart Toprak Günü’nden 15 Mayıs Nakba gününe kadar sürecek yeni bir mücadele süreci başlattılar. Bu doğrultuda dün, başta Gazze olmak üzere Filistin’in pek çok bölgesinde “Büyük Geri Dönüş Yürüyüşü” isimli kitlesel gösteriler düzenlendi. Tümüyle sivil olan bu yürüyüşlere İsrail güçleri en sert şekilde karşılık verdi. Gazze’de, İsrail ordusunun sınır hattının diğer tarafından açtığı keskin nişancı ve top ateşleriyle çok sayıda Filistinli şehit edildi.
Bugün burada, Siyonist rejimin konsolosluğu önünde, geri dönüş yürüyüşlerine Türkiye’den bir selam gönderirken, toprağı ve özgürlüğü uğruna can veren Filistinlileri saygıyla anıyoruz.
İsrail’in 70 yıldır kesintisiz sürdürdüğü işgal, topraksızlaştırma, yerli halkı yaşadığı yerden sürgün etme ve yerlerine Siyonist yerleşimcileri taşıma politikası, son yıllarda özellikle, Filistin’in tarihsel başkenti Kudüs’ü yutma ve Arapsızlaştırma politikalarında yoğunlaşıyor. Netanyahu hükümeti şimdi, bu hedefi gerçekleştirmek için ABD Başkanı Donald Trump’ın da tam desteğini almış durumda.
6 Aralık 2017 günü Trump, ABD’nin Kudüs’ü “İsrail’in başkenti” olarak tanıdığını ilan etti ve geçtiğimiz haftalarda Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliği’nin yakında Kudüs’e taşınacağını ilan etti.
Filistin halkı ve dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Filistin dostları, bu emperyalist küstahlığa tepkisiz kalmadı. BDS Türkiye olarak bizler de, Trump’ın Beyaz Saray’a geldiği tarihin birinci yıldönümü olan 20 Ocak günü İstanbul’daki ABD Büyükelçiliği önünde Kudüs nöbetlerimizi başlattık. İzleyen haftalar boyunca nöbetleri farklı meydanlarda sürdürdük. Bugün, Toprak Günü vesilesiyle Kudüs nöbetini burada, Siyonist oluşumun büyükelçiliğinin önünde nihayete erdiriyoruz ve Siyonistlere sesleniyoruz: Kudüs Filistin’dir, Filistinlilerindir!
Bugün buradan Türkiye hükümetine de sesleniyoruz: Vermiş olduğunuz taahhüde rağmen, Trump’ın Kudüs kararı sonrasında İsrail’le diplomatik ilişkileri kesmediniz. Filistin halkı Gazze’de ve her yerde ağır çekim soykırıma uğratılırken, İsrail’le ilişkileri sürdürüyorsunuz. Yaptırım gücü olmayan uluslararası kurumlardan çıkarılan kınama kararları, ne İsrail’i ne de ABD’yi durdurmaya yetecektir. İsrail’i durdurmanın tek yolu kapsamlı bir boykot uygulanması, İsrail’in her alanda tecrit edilmesi ve İsrail’e yaptırım uygulanmasıdır.
Kudüs’ün ve Filistin’in özgürlüğü ve Filistin halkının geri dönüş hakkı için verilen mücadeleye bundan sonra da tam destek vereceğiz. Bu doğrultuda, İsrail’e karşı askeri, diplomatik, ticari akademik ve kültürel alanlarda boykot çağrısı yapmaya devam edeceğiz. Tüm duyarlı kamuoyunu da boykot mücadelesine destek vermeye davet ediyoruz.
Kudüs Filistin’dir, Filistinlilerindir!
Filistin halkı yalnız değildir!
Filistin’e özgürlük, İsrail’e boykot!”
BDS Türkiye
31 Mart 2018
Yorumlar kapalıdır.