Systemair HSK işçisi sendika hakkı için direnişte

Kocaeli Dilovası’nda faaliyet gösteren Systemair HSK fabrikasında 46 işçi Birleşik Metal-İş sendikasına üye olduklarından zorla ücretsiz izne çıkarıldı ve işçiler bu kararı kabul etmeyerek 19 Ekim Pazartesi günü fabrika önünde direnişe başladı. İşten çıkarmayla yetinmeyen Systemair yönetimi, direnişteki arkadaşlarına çay molasında el sallayan iki işçiyi işten çıkarmalar yasaklanmasına rağmen ‘iş ahlakına uygun davranmama’ gerekçe göstererek işten çıkardı. Patronlar için işçilerin dayanışması iş ahlakına uygun değilmiş.

İşçilerin işten çıkarılma sebepleri bilindik bir sebep olan sendikalaşmalarıydı. Birleşik Metal-İş fabrikada yüzde 50’nin üzerinde örgütlenmeyi sağladı. Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hem sendikaya hem de patrona yetki tespit belgesi 14 Ekim’de gönderilince 15 Ekim’de işçiler toplu şekilde ücretsiz izne çıkarıldı ve bakanlık tarafından kendilerine tebligat gönderilmediğini iddia ederek işçilerin yasal haklarını tanımadı. İşçiler işe iade talebiyle fabrika önünde direnişe başlayınca patron üretime devam eden işçilerle direnişteki işçilerin dayanışmasını engellemek amacıyla fabrikanın bahçesine önce tır yerleştirdi. Bu işe yaramayınca çay molalarının yeri ve saati değiştirildi.

Pandeminin başlangıcından beri ücretsiz izin kullandırtmayan ve işçileri karantina günlerinde bile işe gitmeye zorlayan Systemair HSK yönetimi, şimdi ücretsiz izni işçilerin en yasal hakkı olan sendikalaşma haklarını engellemek amacıyla kullanıyor. Hükümetin pandemi sürecinde işçilerin kölelik koşullarında yaşamalarına olanak veren ücretsiz izin uygulaması patronlara tazminatsız olarak işçileri işyerinden uzaklaştırma imkanı tanıyor. Krizi fırsata çeviren patronlar giderlerini azaltmak amacıyla işçileri ücretsiz izne çıkarırken bu uygulama işçiyi terbiye etmek amacıyla patronun sopasına dönüşmüş durumda.

Hükümet ve patronlar Türkiye’yi patronlar için bir ucuz emek cennetine, işçiler için sömürü cehennemine dönüştürmeye çalışıyorlar. Salgın bahane edilerek türlü teşviklerle işçilerin patron için bir maliyet olmaktan çıkarılması, pandemiye rağmen ve tedbirler yok sayılarak üretimin devam ettirilmesi, sendikalaştıkları sebebiyle işçilerin işten atılması; kapitalizminin işçi sınıfına karşı saldırısının en bariz örnekleri. Bu saldırıları göğüsleyebilmenin ve aşabilmenin koşulu işçilerin birliğinden ve mücadele etmesinden geçmektedir. Patron ve hükümet el ele yasa çıkarıp bunu işçilere karşı kullanıyorlarsa ve örgütlülerse, bizim onlar karşısında daha örgütlü olmamız gerekmektedir.

Yorumlar kapalıdır.