Hayat pahalılığına karşı seferber olalım

İşçi sınıfı bir enflasyon saldırısı dalgası altında. Hayat pahalılığının olağanlaştığı, market alışverişlerinin her geçen gün daha fazla can yaktığı bu koşullara ne alışmak ne de katlanmak zorundayız. Pandeminin başından beri söylediğimiz gibi “emekçiler için kaynak var” demeye devam edeceğiz. Fakat kaynakları sermaye için akıtanlar emekçilere faturayı keserek bu enkazı yüklenmemizi istiyorlar. Kabul etmeyeceğiz! Bu planlı saldırı dalgasını, planlı bir seferberlik dalgasıyla bertaraf edebiliriz.

Son yıllarda asgari ücrete yapılan zammın, genel enflasyon oranlarının hızla artmasına dönük bir kaldıraç görevi görmeye başladığına şahit oluyoruz. Süreç şöyle işliyor: Önce asgari ücrete yapılacak zam belirleniyor. Yeni yıl ile birlikte asgari ücrete yapılmış olan zam oranından daha fazla bir oranda hem vergilere hem de birçok temel ihtiyaç maddesine zam geliyor. Asgari ücretli bir işçinin yeni yıl ile birlikte biraz artan alım gücü hızla yeniden düşmeye başlıyor ve yıl boyunca bu düşüş sürüyor. Özellikle eylül ayında gelir vergisi oranlarının yüzde 20’lik dilime girmesiyle birlikte birçok işçi olduğundan da daha düşük maaş almaya başlıyor. Her market alışverişlerinden alınan dolaylı vergiler yetmiyormuş gibi asgari ücretli hem enflasyona hem de vergilere yenik düşüyor. Bu kısır döngü kırılmalı!

Biz diyoruz ki, madem her ay enflasyon oranı açıklanıyor, o enflasyon oranı baz alınarak bir sonraki ay ücretlere zam yapılsın. Düzenli artan enflasyona karşı emekçilerin alım güçlerinin düşmemesi için bu şart. Her ay veya her üç ayda bir enflasyon oranında ücretlere yapılacak bir zam en temel taleplerimizden biri olmalı.

Sorun sadece enflasyon ile sınırlı değil, kitlesel ve kronik işsizlik uzun süre devam edecek. İnsanların en temel ihtiyaçları olan güvenilir barınma ve erişilebilir sağlıklı gıda masrafları sermayeden alınacak yüksek oranlı gelir vergileriyle ve Hazine’nin milyarlarca dolar akıttığı garanti fonlarından oluşturulacak acil durum fonundan karşılanmalı. Oysa işsizlik fonu bile sermayenin yağmasına açılmış durumda. Yap-işlet-devret modeli ile yapılmış projeler derhal tazminatsız kamulaştırılsın!

Asgari ücret görüşmeleri yaklaşırken sendikaların bir araya gelerek masaya güçlü bir şekilde oturmaları için işçi sınıfını temel talepler doğrultusunda seferber edebilmeleri gerekiyor. Hayat pahalılığına karşı kitlesel eylemlilikler, miting ve toplantı yaparak bu sürecin inisiyatifini kendi ellerine almaları gerekiyor. Başta da söylediğimiz gibi bu planlı saldırı dalgasını ancak planlı bir seferberlik dalgası geri püskürtebilir.

Yorumlar kapalıdır.