Sınır ötesi askeri operasyonlar siyasal çözüm olanaklarını öldürüyor, sorunları büyütüyor, çözümsüzlüğe hizmet ediyor! Çözüm sınır ötesi askeri operasyonlarda değil, demokratik hakların tanınmasında!

Türk savaş jetleri Suriye’nin kuzeydoğu bölgesine askeri bir harekât gerçekleştirdi. Milli Savunma Bakanı Akar, harekâtı “hesap zamanı” açıklamasıyla duyurdu. Akar’ın bu ifadesi, Pençe-Kilit adı verilen hava harekâtının İstiklal Caddesi’ndeki vahşi terör saldırısıyla ilişkili olarak gerçekleştirildiği anlamına geliyor.

Biz İşçi Demokrasisi Partisi olarak İstanbul’daki terör eylemini elbette lanetledik, ne var ki hükümet tarafından kurulan bu bağın da, çıkarılan sonucun da, izlenen yöntemin de yanlış olduğunu düşünüyoruz. Sınır ötesi askeri harekâtların hudut güvenliğini ve bölgesel istikrarı sağlamak yerine bozduğuna inanıyoruz.

Karşı karşıya olduğumuz kaotik tablo Cumhur İttifakı’nın izlediği maceracı, mezhepçi, müdahaleci, öngörüsüz dış politikanın bir sonucudur. Son sınır ötesi askeri harekâtı da bu yanlış politikanın bir devamı olarak değerlendiriyoruz. Bu yanlış politikanın çözüme değil, her anlamda çözümsüzlüğe hizmet ettiğine inanıyoruz.

Ekonomik krizi derinleştiren, toplumsal huzursuzluğu artıran, siyasal demokrasi alanını daraltan bu yanlış politikanın işçi sınıfına, emekçilere, ezilenlere, çiftçisinden esnafına krizle boğuşan toplum kesimlerine ve bölgesel istikrara en küçük bir faydasını görmüyoruz.

Aksine hep görüldüğü ve ifade edildiği üzere eğitime, sağlığa, sosyal haklara ve altyapıya harcanması gereken kamusal kaynağın bu gayya kuyusunda heba olduğuna yıllardır hep birlikte tanık oluyoruz.

Bu yanlış politikadan içeride-dışarıda güç ve meşruiyet devşirdiğine inanan aktörler malum. Bölgede barış içinde bir arada yaşanmasını istemeyen emperyalist güçler ve reel politik çıkarlar adına onlarla ilişkilenen yapılar bir vaka. Bunları görüyor ve tespit ediyoruz.

Sorunların çözümü sınır ötesi operasyonlarda değil, Kürt emekçi halkının demokratik taleplerinin korkusuzca gündeme alınıp tartışılmasında ve karşılanmasındadır. Aksi bir durumun ülkedeki emekçi halklar arasında bölünmeler yarattığını düşünüyoruz. Sınır ötesi operasyonların da buna katkıda bulunduğuna tanık oluyoruz. Bu çerçevede Gaziantep ve Kilis’e yönelik sivil kayıplara neden olan roket saldırılarını da kabul edilemez bulduğumuzu ifade etmek isteriz. Çocuklar dahil can kayıplarına yol açan bu saldırılar derhal son bulmalıdır.

Demokratik sorunların çözümü, başta Türk ve Kürt emekçilerinin birlikte gerçekleştirecekleri aktif devrimci siyasetle mümkün olacaktır. Bu politikayı benimseyen ve cesurca dile getiren aktörlere alan açılmalı, kulak verilmeli, uzattıkları el havada bırakılmamalı. 2023 seçimlerine giderken bu demokratik seçeneğin güçlenmesi, emek siyasetinin de merkezi unsurlarından biri olmalı…

Yorumlar kapalıdır.