Arjantin’de Milei’yi alt etmek için seferberlik ve genel grev

Arjantin’de 20 Kasım’da yapılan başkanlık seçiminin ikinci turunda oyların yüzde 56’sını alarak başkan olan Javier Milei’ye karşı işçilerin ve halkın seferberliği sürüyor. Bilindiği üzere Milei, görevi devraldığı 10 Aralık tarihinden sonra 366 maddelik bir kararname yayımladı. Kararnamenin içeriği ülke genelinde işçilerin bugüne kadar kazanmış oldukları hakları adeta kökünden kazımayı hedefleyen ve ülkenin kaynaklarını uluslararası sermayeye akıtacak maddelerden oluşuyor. Bunlara ek olarak ülkenin para birimi pesoyu dolara göre yüzde 50 devalüe etti. Yani işçi sınıfı için alım gücü bir anda ciddi şekilde azaldı.

Kararname özet olarak esnek çalışma durumlarında patronların alacağı cezaları azaltacak, iş saati esnasında sendikal çalışmayı engelleyecek, bazı temel sektörlerde grev yapmayı zorlaştıracak, patronlara grev veya işyeri işgali yapan işçileri işten çıkarma hakkı verecek, sendikaların grev fonlarını kısıtlayacak, kira artış kısıtlaması yasasını iptal edecek ve kamu işletmelerinin özelleştirilmesinin önünü açacak düzenlemelerden oluşuyor. Bütün bu sayılanlara ek olarak son yıllarda kadın hareketinin sokaklarda kazandığı kürtaj hakkına saldırıyı ve Arjantin ekonomisini emperyalizme göbekten bağımlı kılan dış borç alımının kolaylaştırılmasını da ekleyebiliriz.

Arjantinli emekçiler ülkenin en büyük üçüncü siyasal ittifakı olan İşçilerin ve Solun Cephesi-Birlik (FIT-U) ve mücadeleci sendikal akımların çağrısıyla Milei’yi protesto etmek için devir teslim töreni esnasında Kongre binasının önünü işgal edip Milei’yi protesto ettiler. Bütün polis baskılarına rağmen kararlı kitleler protestolarını gerçekleştirdi. O esnada Milei kemer sıkma kararnamesinin bir kısmını açıklamaktaydı. Bunun üzerine FIT-U ve bazı mücadeleci sendikalar kitleleri genel grev çağrısıyla seferber etmeye yöneldi.

Kitleler bu çağrıyı sahiplendi ve ülkenin en büyük sendikal konfederasyonu olan CGT üzerinde bir genel grev çağrısı yapması yönünde basınç oluşturmaya başladı. CGT’nin sendikal bürokratları bu talebe ne kadar ayak direse de kitlelerin kuvvetli basıncı CGT bürokrasisine rağmen konfederasyonun 24 Ocak için bir genel grev çağrısı yapmasını sağladı.

Bütün bunlar yaşanırken de Peronist muhalefet pasif bir bekleyişi sürdürmekteydi. Peronizmin son seçimlerdeki adayı Massa, CGT’nin 27 Aralık için çağrıda bulunduğu yürüyüşe katılmadı ve genel grev çağrısına da karşı çıktı. Merkez solun önde gelen isimleri, grev tarihini talihsiz olarak nitelendirdikleri demeçler veriyor ve kararı yanlış bulduklarını ifade ediyorlardı. Peronistlerin Milei’ye karşı muhalefet planı ise Kongre’de Milei’nin kemer sıkma kararnamesine karşı oy vermek ve emekçi halk kitlelerini Milei’nin kendisini yıpratmasını sağlayacak süre boyunca sakin tutmak.

Sol Cephe ve mücadeleci sendikal akımlar ise “Milei’ye karşı seferberlik” diyor. İşçileri üretimden gelen güçlerini kullanarak Milei’nin antidemokratik; işçi sınıfının, kadınların ve lgbti+ların bütün kazanımlarını baltalamaya yönelik kararnamesine karşı mücadeleye çağırıyor. Milei’nin iktidarını ve kararnamedeki maddeleri uygulayıp uygulayamayacağını belirleyecek olan şey başta 24 Ocak genel grevi olmak üzere işçi sınıfının ve halkın seferberliği, onların kararlı mücadelesi olacak.

Yorumlar kapalıdır.