Soframdan elini çek!

Adına “rasyonal” politika diyorlar. Amaç enflasyonu dizginleyip düşürmekmiş! Peki, bunu nasıl yapacaklar? Temmuz ayında asgari ücrete zam yapmayarak! Zaten utanç verici şekilde düşük olan emekli aylıklarının daha da gerilemesine yol açarak! Ki bunun anlamı, hiçbir çalışan temmuz ayında ücret zammı alamayacak demektir. Ne oldu? Enflasyonla mücadele ediyorlarmış! Bunun adı enflasyonla mücadele değil ki! Bu düpedüz işçinin, emekçinin sofrasındaki ekmeği daha da küçültme mücadelesi. “Enflasyonla mücadele”, emekçi halkın daha da yoksullaştırılması saldırısına verdikleri isimden ibaret. Türkiye’de zaten servetin yüzde 70’i en zengin yüzde 10’luk bir kesimin elinde toplanmış durumda. Nüfusun yüzde 80’inin servetten aldığı toplam pay sadece yüzde 19. Daha ne kadar bozacaksınız ki gelir dağılımını? Devenin havudunu da mı yutacaksınız? Soframızdan elinizi çekin kardeşim!

Enflasyon düşecekmiş! Peki, pahalılık ne olacak?

Bu sırada her şeye zam gelmeye devam ediyor. Devlete ait Et ve Süt Kurumu bile zam yapıyor. Akaryakıta, ulaşıma, kiraya, elektriğe, suya, doğalgaza, ekmeğe, yumurtaya, ete, süte, peynire, zeytine, yağa, sebzeye-meyveye, çocuk bezine, sağlığa-eğitime yani iğneden ipliğe her şeye zam geldi, geliyor. Ama asgari ücrete zam yapılmayacak. Emekli aylıkları büyükşehirlerde bir ev kirasını dahi karşılayamayacak kadar düşük kalmaya devam edecek. Öyle mi? Böyle enflasyon düşse ne olur? Olacak belli. Mehmet Şimşek’in deyimiyle “Yatırımcının Türkiye’ye ilgisi tek kelime ile mükemmel” olacak. “Yerel halk” lokmasını sayarak değil bölerek yiyecek. Soframızdan elinizi çekin kardeşim!

Üç ayda bir enflasyon oranında zam!

Enflasyonun sorumlusu işçiler ve emekliler değil. İşçi ücretleri ve emekli aylıkları nedeniyle enflasyon yükselmedi. Bu yalan! Aksine Türkiye’de işçi ücretleri ve emekli aylıkları hem Avrupa’nın en düşük oranlarından birine sahip hem de emeğin milli gelirden aldığı pay tarihinin en düşük seviyesinde. Enflasyonla mücadele etmek isteyen önce 27 dolar milyarderinin servet vergisiyle işe başlayabilir. Ardından servetin yüzde 70’ini elinde tutan en zengin yüzde 10 ile devam edebilir. İşçinin, emeklinin bir an önce alım gücünün yükselmesi gerekiyor. Alım gücünün yükselebilmesi için ise gelirlerin yükselmesi gerekiyor. İşçinin, emeklinin geliri nasıl yükselecek? Tabii ki işçinin ücretinin, emeklinin aylığının artmasıyla olacak. O yüzden talebimiz net: Tüm ücretlere üç ayda bir gerçek enflasyon oranında zam! Ve tabii; soframdan elini çek kardeşim!

Yorumlar kapalıdır.