Bir öğrenci deneyiminden notlar

Merhaba,

Ben, İstanbul’daki bir lisenin son sınıf öğrencisiyim. Okulumuz kısıtlı teneffüs saatleri nedeniyle okul içerisindeki öğrenci tartışmalarına kapalı bir yer, ancak küçük arkadaş grupları içerisinde bu sorunlar tartışılır, baş ağrıtır sonra da unutulup giderdi.

Bu sene öğrenciler olarak okul saatleri dışında forumlar düzenlemeye başladık. Tarihteki öğrenci hareketlerinin deneyimlerinden yararlanmak amacıyla sunumlar yapıldı ve bu sunumlar bizi okul içerisindeki somut sorunlara değinmeye itti. 600 kişilik bir okulda 25 kişiydik ve aklımıza hep benzer sorunlar geliyordu; kantin fiyatları, güvenlik kameraları, üniforma vb. Kantin fiyatlarının üzerinde durmakta kararlıyken seferberlik sağlayıp sağlayamayacağımıza yönelik şüpheler oluşmaya başladı kafamızda, bu da bizi anket sürecine sürükledi. Anketi uygulama aşamasında bizi büyük yokuşa sürükleyecek kararı aldık ve anketi öğrenci birliği aracılığıyla düzenleyebilmek için okuldan izin alarak yapmak istedik. Bu süreç, bekletimizin dışında anket formatımız reddedilerek sonuçlandı (idarenin oyalama politikasıydı besbelli). Öğrenci Birliği de yapısı gereği okulun piyonu haline gelmiş bir kurumdu ve yardımcı olacağına argümanlarıyla bize köstek olmuştu. İdareye bir kere anket fikri ile gittikten sonra el altından yapma seçeneğimizi de öldürmüş bulunduk.

Bu aşamadan sonra elimizde nasıl yaygınlaşacağımıza dair sorunlar kaldı. Okulun tatile girmek üzere oluşu da herkesi endişelendiriyordu. Bu sene yaygınlaşamasak da acaba seneye devam edebilecek miydik?

Son senem olduğu için seneye yapılacak toplantılarda yer alamayacaktım, ancak çoğunluğun alt dönemlerden oluşması beni umutlandırıyordu. Tabii insanlara da seneye devam edeceğimizi bildirmek ve kendimizi cazip kılmak istiyorduk. Sesimizi nasıl duyuralım diye düşünürken fanzin fikri ortaya atıldı. Sene bitmeden insanlara; ‘toplantıları bize neler rahatsızlık veriyor da düzenliyoruz’u göstermek istiyorduk. Fanzinimiz basımı beklemekte ve son güne yetiştirmeyi umut ediyoruz. Benzer hataları tekrarlamamak için bu sefer el altından dağıtabildiğimiz kadar insana bedevaya dağıtmayı planlıyoruz, ki bu durum anket sürecinden ders çıkardığımızı göstermektedir. Böylece pratikte örgütlenmeyi de öğrenmiş bulunuyoruz.

Hepimiz aynı beklentiler ile katılmaya başlamadık bu foruma, fakat zaman içerisinde beklentilerimiz ortaklaşmaya başladı. Eskiden okulun üzerimizde kurduğu baskıyı nasıl yadsıdığımızı gördük hep birlikte. Bilinçlendikçe daha fazla sorgulamaya ve eğitim hayatımızda kapitalizmin sömürü araçlarının nasıl işlediğini farketmeye başladık.

Bu forum süreci okul içerisinde başarıya ulaşsın ya da ulaşmasın hepimiz artık farklı bireyler olarak oradan çıkacağız. Ben burayı bir politizasyon süreci olarak görüyorum ve bu yapısıyla Tekel Direnişi’ne de benzetiyorum.

Hak kazanımı olmasa da oradaki işçiler kadın, lgbt, Kürt mücadelesine eskisinden daha farklı bakıyorlardı; biz öğrenciler için de öyle, sınıflara, sıralara aynı anlamları yüklemiyoruz. Zil çalıp okuldan çıktıktan sonra bizlerin aynı veya farklı mücadelelerin parçası olacağımıza inanıyorum.

Yorumlar kapalıdır.