Şovenizm Nedir?

Şovenizm, herhangi bir şeye olan aşırı, nedenli veya nedensiz oluşan bağlılıktır. Özellikle de başka uluslara karşı hoşgörüsüzlük ve saldırganlık, aşırı ve bağnaz milliyetçilik anlamında kullanılan bir terimdir. Sıklıkla karşı gruba olan nefret ve kötü niyet duygularını da beraberinde getirir.

Aşırı milliyetçi ve yurtsever bir düşüncedir. Bu milliyetçi ve bağnaz bağlılığı sergileyen kimseye de, şovenist denmektedir. Bu kavramın isim babası durmadan ve usanmadan, hayatı boyunca Napoleon’a bağlılığını sürdüren ve ona övgü dolu davranışlarda bulunan Fransız askeri Nicholas Chauvin’dir. Napoleon’un ordusunda asker olan bu Fransız, 17 kez yaralandı ve yine de Fransa için savaşmaya devam etti. Kendisini ülkesi uğruna feda etmekten kaçınmayan Napoleon’un askeri Chauvin’i model alan saldırgan vatanseverlik için “şovenizm” denilmeye başlandı.

Şovenizm teriminin başlangıçtaki anlamı, 1815’den sonra yaygınlaşan ve askerlikle ilgili her şeyi yüceltme tutkusuna dayanıyordu. Günümüzde “Şovenizm” bir kişinin ait olduğu yere ya da gruba, aşırı ve duygusal bağlılığını ifade etmek için de kullanılmaktadır. Ama asıl anlamıyla milliyetçiliğin büyük ölçüde abartılmasına dayalı gerici burjuva ideolojisi ve politikasıdır.

Şovenizm, boyun eğdirilen diğer halkların yağma edilmesi amacına yönelmiştir; kendi ulusunun üstün ulus olduğunu ileri sürerken diğer ulusları küçük görür ve aşağılar. Ülkemizde de Kürt halkına yapılan baskı, inkar ve imha politikası şovenizmin en çarpıcı örneklerindendir. Kaba bir ayrımcılık temeline oturan bu ideoloji hiçbir bilimsel temele dayanmaz. En önemli yöntemi demagoji, en yetkin silahı ırkçılık ve antikomünizmdir.

Irkçı-faşist düşüncenin kaynağı şoven duygularda yatar. Şovenizm, çoğunlukla ırkçı görüşlerle el ele yürür. Bu yönleri ile saldırgan ve gerici nitelikler taşır. Bu yolla “yurdunu, vatanını sevme” bahanesiyle emperyalist savaşlar haklı gösterilebilir. Nitekim Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’nda kitleleri savaşa sürmek için kullanılan şovenizm, en aşırı biçimini Hitler Almanya’sı ve Mussolini İtalya’sının faşizminin ideolojisinde ve politikasında bulmuştur.

‘Şovenizm’ kavramından türetilmiş bir başka kavram daha vardır: ‘Sosyal şovenizm’… Sosyal şovenizm, proletarya enternasyonalizmini, ulusçuluk adına yadsımak anlamına gelir. Lenin’in ünlü yapıtı ‘Devlet ve Devrim’in önsözünde sosyal şovenizm, ‘Sözde sosyalist, pratikte şovenist olan (…) kendi devletlerinin çıkarlarına alçakça ayak uydurma’ tavrı olarak tanımlanır.

Bu sözde sosyalist, pratikte şovenist olan kimseler, ulusların kendi kaderlerini tayin hakkını sözle tanıdıkları halde, bir ulusun ezilmesi, “bizzat kendi” uluslarının yaptığı bir iş olduğu zaman, o ulusun özgürlüğü doğrultusunda hiçbir uyarma ve propaganda çabası göstermezler.

Yakın tarihte, Şovenizm terimine yeni bir boyut daha kazandırılmak istendi ve “Erkek Şovenistler”, “Dişi Şovenistler” gibi bir ayırım yapılıp terim, karşı cinse üstünlük taslamak gayesiyle kullanılmaya başlandı. Ancak bilinmelidir ki bu kullanım yanlıştır ve şovenizmin, dişilik ve erkeklik ile hiçbir ilgisi yoktur. Başkalarına hayat hakkı tanımayan türden bir milliyetçilik anlayışı olan şovenizm, kapitalizmin işçi sınıfı üzerinde ayrımcılık yapma, halkları birbirine kırdırma amacıyla kullandığı bir silahtan ibarettir.

Yorumlar kapalıdır.