Şükrü Belaid’in katilleri araştırılsın ve cezalandırılsın!
6 Şubat günü Halk Cephesi’nin başlıca örgütlerinden, Marksizm esinli Panarabist bir parti olan Birleşik Demokratik Yurtsever Hareket’in lideri Şükrü Belaid uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirdi. İki gün sonra gerçekleşen genel grev ve kitlesel protestolar, cinayete verilen en iyi yanıttı.
UIT-CI/UBK Koordinasyon Komitesi olarak:
1. Öldürülen yoldaşın ailesi, partisi ve Halk Cephesi ile dayanışmamızı ifade ediyoruz. Cinayeti işleyenlerin ve politik sorumlularının soruşturulmasını ve cezalandırılmasını talep ediyoruz.
2. Devrimi Savunma Birlikleri olarak adlandırılan ve derhal lağvedilmesi gereken paramiliter silahlı gruplara dokunulmazlık sağlayan Ennahda hükümeti, cinayetin aktif ya da pasif sorumlusudur. Hükümet eski rejimden kopuşu, polis ve yargıda eski rejim görevlilerini ayıklamayı ya da devrim kurbanları için tazminat ödemeyi reddederken, eylemlerin bastırılmasına dönük tutum aynen devam etti. Ennahda önderliğindeki Troyka hükümetinin bir yıldan fazla bir sürelik iktidarında, işsizlik ve sefalet koşullarına mahkum edilen işçi ve emekçi kesimlerin durumunu iyileştirmek adına hiçbir şey yapılmadı. Hükümetin bütün politikası yabancı yatırımların ve emperyalizmle (IMF, AB, Katar, Suudi Arabistan) ve çok uluslu şirketlerle yapılan anlaşmaların sürmesi için neoliberal politikaların hayata geçirilmesi üzerine kuruluydu. Devrimin merkezinde yer alan iş ve ekmek taleplerine cevap vermek yerine, bu politikaların uygulanması, işsizliği ve yoksulluğu artırdı.
3. Silyana’daki seferberlikler ya da iş talebiyle Gafsa’nın maden bölgesinde süren mücadeleler gibi bu politikaların emekçi kitleler tarafından reddedildiğini ifade eden seferberlikleri selamlıyoruz. Bunlar, 2010’un Aralık ayında başlayan devrimci sürecin devamlılığını gösteriyor. Bugün Tunus halkının içinde bulunduğu temel ikilemin laiklik ve İslamcılık ekseninde olmadığını fakat, sömürülen kesimlerin ihtiyaçlarına -iş, ekmek ve özgürlük- yanıt vermek adına devrim yolunda ilerlenip ilerlenmemesi ve eski rejimden kopuş ekseninde olduğuna inanıyoruz.
4. Ülkenin bütün kaynaklarını kamusal iş alanları yaratılması için kullanacak bir plan oluşturmaktan, stratejik sektörleri kamulaştırmaktan, dış borçlarının ödenmesini reddetmek ve Avrupa Birliği’nden kopmaktan başka, Bin Ali’yi deviren Tunuslu kitleler için bir çıkış yolu olmadığının bilincindeyiz. Bu aynı zamanda devrimin demokratik içeriğinin derinleştirilmesi ve eski rejim aygıtının tamamen tasfiye edilmesi anlamına geliyor. Bizim düşüncemize göre, iki temel hedef birbirine kopmaz bir biçimde bağlıdır: Herkes için onurlu iş hakkını sağlama yönünde bir ilerleme olmaksızın, demokrasinin sağlamlaşması da hiçbir şekilde mümkün değildir. Eğer devrim derinleşmezse, doğacak boşluk gericilik tarafından doldurulacak ve işçi, emekçi ve sol kesimlere karşı katil paramiliter grupların saldırıları sürecektir.
5. Bize göre, işçilerin, genç işsizler ordusunun ve yoksullaştırılmış köylülerin açık bir şekilde tarafında yer almayan ve açık bir sınıfsal içeriğe sahip olmayan politikaların ve ittifak anlayışlarının sürdürülmesiyle, devrimin ilerlemesi mümkün değildir. Bu doğrultuda, Tunus solunun bir kesiminin önerdiği gibi Nida Tunus Partisi gibi eski rejimin bileşenlerini kapsayan ve Silyana’daki mücadelenin bastırılmasını destekleyen oluşumlarla birlikte, “Ennahda’ya karşı herkes”in ittifakı politikası, devrime hizmet edecek ve Tunuslu emekçilere kullanışlı bir araç sunacak bir politik alternatifin inşasına hizmet etmeyecektir.
6. Ennahda hükümeti başarısızlığını kanıtladı ve Tunus devriminin ideallerine yanıt vermesi mümkün değil. Bütün desteğimizi, diktatörlük ve neoliberal İslamcılık’la bütün bağlarını koparacak UGTT ve Halk Cephesi ile bir işçi ve halk hükümetinin kurulmasına sunuyoruz.
18 Şubat 2013
UIT-CI/UBK Koordinasyon Komitesi
Uluslararası İşçi Birliği-Dördüncü Enternasyonal (UIT-CI)
Uluslararası Birlik Komitesi (İşçi Cephesi, LI-İspanya)
Yorumlar kapalıdır.