Çözüm üretemeyen Tek Adam rejimi sopayla intizam peşinde!

Nereden baksanız tutarsızlık ve alabildiğine bir tuhaflık!

Normalde -böyle bir şey kaldıysa tabii- devleti temsil eden iktidar ve bürokrasi, ekonomik, sosyal ve siyasal hayatın, başta anayasa olmak üzere tüm yasal mevzuata uygun işleyişini gözetir. En azından gözetmesi gerekir.

Evet, bunda bir şey yok. Normalde yazının burada bitmesi icap ederdi. Lakin burası Türkiye ve yazı bitmek bir yana yeni başlıyor…

İşin tabiatı gereği devlet kurumları kanuna uygunluğu takip ederken toplumsal hayatın tüzel ve özel unsurları da, menfaatı gereği, kendisi için en uygun olanın arayışı içinde olur.

Örneğin hiçbir tüzel/özel unsur verebileceği en fazla vergiyi verme gayreti içinde olmaz. Ödev ve sorumlulukların gereğince yerine getirilmesi için devlet aygıtının sürekli bir denetim ve kontrol içinde olması gerekir.

Bizde ise süreç böyle işlemiyor. Tam tersine tüzel/özel herkes, adaletten ekonomiye, eğitimden sağlığa dek iktidara devlet aygıtının başta anayasa olmak üzere yasalara uygun olarak işletilmesini hatırlatmak ve talep etmek durumunda.

Nasıl mı?

Anayasal hakkını kullanarak sendikalaşan işçiyi işten atan patron suç işlemişken hakkını arayan işçi suçlu ve haksız duruma sokuluyor.

Tazminatsız işten atılan işçi yüzde yüz mağdur ve haklıyken hakkını aradığı için ne teröristliği kalıyor, ne yıkıcılığı, ne bölücülüğü.

Eşi, kardeşi, babası Soma’da madende, Sakarya’da havai fişek fabrikasında paramparça olanlar “adalet” dediklerinde karşılarına “şov yapma” diyen bir kolluk ve adalet mekanizması çıkıyor.

Daha üzerindeki süt kokusu gitmemiş bebeleri için ilaç peşinde viran olmuş aileler bir anda büyük komplonun piyonları ilan ediliveriyor.

Saymakla bitmez, milyon tane örnek var böyle…

Kıssadan hisse, koca bir ülkenin milyonlarca insanı, cumhur iktidarına devlet aygıtını yasalara uygun olarak işletmesini sürekli hatırlatmak durumunda kalıyor. İşte tuhaf olan bu!

“Normalde” devleti temsilen iktidar ülkenin insanlarına yasalara uyma çağrısı yapar, insanlar devlete değil, değil mi?

Kılıfına da uyduramıyor Tek Adam! Hiçbir kalıcı çözüm de üretemiyor. Çözemedikçe sopayla intizam peşine düşüyor.

Vakti zamanında büyüklerimizin dediği gibi: “Ya tuz kokarsa?”

Yorumlar kapalıdır.