Siyonizmin Suriye’deki saldırganlığını ve Süveyda’daki sivil katliamları lanetliyoruz! Suriye’nin geleceğine Suriye halkları karar vermelidir!
Geçtiğimiz günlerde Süveyda’da Dürzi topluluğuna bağlı bir kişinin Bedevi silahlı gruplar tarafından kaçırılmasıyla başlayan askeri gerilim, Süveyda’da her iki taraftan sivil katliamları kapsayan çatışmalara ve Siyonizmin Şam’daki genel kurmay başkanlığını bombaladığı saldırılara uzanan bir silsileyi tetikledi. Bu askeri tırmanış, Siyonist İsrail’in tüm bölgedeki saldırganlığını artırdığı ve Şara yönetiminin Suriye halklarının demokratik haklarını tanımayı reddettiği bir politik geçiş süreci içinde gerçekleşti. İşçilerin Uluslararası Birliği – Dördüncü Enternasyonal (İUB-DE) olarak, Suriye’deki son gelişmelere dair değerlendirmemiz şu şekildedir:
1) Siyonist İsrail’in Suriye’de havadan ve karadan sürdürdüğü askeri saldırganlık ve işgal politikalarını kesin bir biçimde reddediyoruz. Gazze’de 21. yüzyılın en gaddar soykırımını sürdüren Siyonist devlet, Suriye’deki askeri saldırganlığını bu kez Dürzi halkının haklarını savunduğu iddiasıyla derinleştirmektedir. Siyonizmin amacı Dürzi halkını korumak değil, Suriye halkları arasındaki bölünmeyi derinleştirerek, başta Golan olmak üzere Suriye’nin güneyinde gerçekleştirdiği işgali kalıcı hale getirmektir.
2) Süveyda’da yaşanan askeri tırmanışın ve sivil katliamların sorumlusu yaklaşık 8 aydır politik iktidarı elinde bulunduran Şara hükümetidir. Esad rejiminin devrilmesinin ardından Şara yönetimi, ulusal, etnik ve dinsel çeşitliliği tanıyan; herkes için siyasal ve demokratik hakları güvence altına alan bir süreci başlatmak yerine, iktidarını pekiştirmeye odaklanan bir siyaset benimsemiştir. Bu politika Esad rejiminden miras kalan ulusal ve dinsel temeldeki bölünmeleri devam ettirmiştir. Esad rejimi döneminde işlenen suçlara ilişkin şeffaf bir adalet sürecinin işlememesi; Mart ayında Alevi halkına dönük sivil katliamlara ilişkin etkin bir soruşturma ve cezalandırma sürecinin yürütülmemesi; Şara yönetimi altında ulusal ve dinsel azınlıkların ve aynı zamanda ulusal ölçekteki diğer siyasal partilerin politik süreçten sistematik olarak dışlanmaları; bütün bu faktörler, Süveyda’da yaşanan çatışma ve katliamların politik altyapısını oluşturmuştur.
3) Esad rejimi ve artıklarıyla, Siyonist devletle derin ilişkileri bulunan Şeyh Hikmet El Hicri Süveyda’daki Dürzi topluluğunun yalnızca küçük bir azınlığını temsil etmektedir. Süveyda halkının büyük çoğunluğu önce Esad tiranlığından kurtulmak ardından demokratik haklarının garanti altına alındığı bir politik rejim için kahramanca mücadeleler yürütmüş ve ağır bedeller ödemiştir. Dürzi halkı müttefiki olarak soykırımcı Siyonizmi değil özgürlüğü için mücadeleyi sürdüren Suriye halklarını görmektedir.
4) Suriye’deki bu gelişmeler bir kez daha şu gerçekliği ortaya koymaktadır: Esad diktatörlüğüne karşı hürriyet ve haysiyet talepleriyle gerçekleşen halk devrimiyle Şara yönetiminin politik programı arasında uzlaşmaz bir çelişki bulunmaktadır. Şara yönetimi ne Suriye’yi Siyonist devlete karşı savunabilmiş, ne de Suriye halklarının demokratik taleplerini hayata geçirmek yönünde bir adım atmıştır. Suriye’de “geçici yönetimin” meşruiyeti kendinden menkul “Zafer Konferansından” gelemez. Tüm ulusal ve dini azınlıkların demokratik haklarının garanti altına alınması; emekçi halkın öncelikleri temelinde bir acil ekonomik yeniden inşa programının gerçekleştirilmesi; tüm dış güçlerin (İsrail, Türkiye, ABD, Rusya) ülkedeki varlığının ve müdahalesinin ortadan kaldırılması bugünün acil görevleridir. Bu hedeflere ancak Suriye halkının kitlesel seferberliğiyle ulaşılabilir. Bu aynı zamanda, halkın tüm taleplerini tartışacak ve karara bağlayacak bir Kurucu Meclis için özgür seçimler mücadelesini de içermelidir.
5) Suriye’deki tüm sol ve devrimci güçleri böylesi bir eylem programı etrafında birleşik bir mücadeleye ve hükümetten bağımsız bir politik platform inşa etmeye davet ediyoruz. İUB-DE olarak, Suriye halkıyla dayanışma içinde olma ve Siyonist İsrail devletinin Suriye, Lübnan ya da İran’daki tüm saldırganlıklarını reddetme çağrısında bulunuyoruz. Aynı zamanda Gazze’de Siyonizmin yürüttüğü soykırıma ve etnik temizliğe karşı Filistin halkını destekleyen seferberliği büyütmeye devam edeceğiz.
İşçilerin Uluslararası Birliği – Dördüncü Enternasyonal (İUB-DE)
17 Temmuz 2025
Yorumlar kapalıdır.