Tarihte bu ay: Dördüncü Enternasyonal’in kurucusu Lev Troçki öldürüldü

1905’te Sovyet başkanlığı yapan, Ekim Devrimi’nin Lenin’le birlikte önderliğini üstlenen, 6-7 Kasım 1917 gecesi Askeri Devrimci Komite’nin başkanı olarak ayaklanmayı yöneten, Kızılordu ile Kızılfilo’nun kurucusu, Uluslararası Sol Muhalefet’in ve ardından da Dördüncü Enternasyonal’in kurucusu ve önderi Lev Troçki 21 Ağustos 1940’ta hayatını kaybetti. Troçki 20 Ağustos günü Stalinist bir ajan tarafından suikasta uğramıştı. Aldığı yaralar hayatını kaybetmesine neden oldu.

Troçki’nin mirası, belki de Troçki’nin kendisinden daha çok tartışılmıştır. Onun savunuculuğunu üstlendiği ve derinleştirdiği Marksizmi birkaç yönden çağımızın geri kalan sol akımlarından ayrışır. Birkaç madde halinde özetlemeye çalışalım: İlk olarak, i.) insanlığın sınıfsız, sömürüsüz, sınırsız bir dünyada yaşayabilmesi için kapitalizmin ilga edilmesi gerekir. Eğitimden sağlığa kadar, bütün alanlarda yaşanan kriz, bu yaşamsal göreve bağlıdır. Dolayısıyla, ii.) kapitalizmi reforme etmek mümkün değildir. Güler yüzlü kapitalizm bir çözüm sunamaz. Bu nedenle uzlaşmacı ve reformist yöntemler başarısız olacaktır. Ancak iii.) kapitalizm kendi kendine de yıkılmaz, bu görev için onu yıkmaya adanmış bir devrimci parti inşa etmek gerekir. Bu parti “diğer partiler gibi olmayan bir parti”, yani adanmış kadrolardan oluşmalı ve uzlaşmaz, mücadeleci, devrimci olmalıdır. Yalnız iv.) bu parti bir sekt olamaz, ancak ve ancak kitlelerin sürekli seferberliğiyle hedeflerine ulaşabilir. Bu yüzden kendisini işçi-emekçilerin içinde inşa eder ve kendisini bu işçi-emekçilerin tarihsel çıkarlarının siyasal taşıyıcısı kılar.

Pandeminin, ekonomik krizin ve iklim krizinin hırpaladığı bir dünyanın sakinleri için bu dört temel öğreti yakıcılığını korumayı sürdürüyor. Biz Troçki’yi bu çerçevede anıyoruz; naaşına dönük putperest bir ibadet şekli olarak değil, çağdaş küresel kapitalist-emperyalizmin insanlığı sürüklediği tehlikelere karşı elimizin altında olan en güçlü ideolojik-politik cephaneliği hatırlatmak ve güncelleyebilmek için. 

Zira bu güncelleme görevinde başarısız olduğumuz takdirde, yalnızca Troçki’nin öğrencileri olma sıfatına hak kazanamamış olmayacağız, aynı zamanda kapitalizmin dünyayı yeni ve daha derin krizlere sürüklemesine de seyirci kalmış olacağız.

Yorumlar kapalıdır.