CHP’de çarşaf “açılımı”

Baykal, partisine yeni katılan sekiz bin üyeyi temsilen altı kişiye parti rozeti taktı. Ne olduysa, ondan sonra oldu.

Sultangazi’de yapılan törenin gündemde kalmasını sağlayan işte bu altı kişiden birkaçının çarşaf tabir edilen tesettür biçimine göre giyinmiş olması. “Atatürk’ün partisinde çarşaf olur mu hiç?” diye soracak değiliz. Ancak bu konudaki tutuculuğuyla bilinen CHP’de böyle bir değişim, şaşırtıcı.

Tepkiler ise daha da ilginç; bir tarafta Tayyip Erdoğan’dan gelen destek, bir tarafta parti tabanından protestolar. Burjuva medya ise çıkarına uygun olana övgü, olmayana sövgü yoluyla tutum alma uyanıklığına devam ediyor… Bu kadar basit bir olay, dünyayı tersine çevirecek deseler, inanır mıydınız?

Birçoğumuz yakın zamanda gerçekleşen yeni ilçeler projesinden haberdardır. Bunların yerel seçim sonuçlarını ne yönde etkileyeceğinden de… Mesela adı geçen Sultangazi ilçesi, Gazi Mahallesi’nin Sultançiftliği’yle birleştirilmesi sonucu oluşturulmuş. AKP’nin yerel seçimde kazanması için oluşturulan bu ilçede CHP’nin böyle bir müdahaleye mecbur kaldığı söylenebilir. Nitekim CHP’li Mustafa Özyürek de muhafazakâr kesimi AKP’ye mahkûm etmemek için böyle bir yola gidildiğini söylüyor. Yani “Biz de yeterince muhafazakârız.” demek istiyor. Mesele bununla sınırlıysa Sancaktepeli CHP’liler de başkanlarından benzer bir gösteri isteyebilirler…

Medyanın önünde tantanalı biçimde yapılan bu hareket, kuşkusuz Sultangazi ilçesini aşan politik bir manevra. CHP, hükümetin uzun zamandır sürdürdüğü muhafazakârlaştırma politikasına karşı çıkmaktansa, bu politikanın oluşturduğu oy pastasından daha büyük pay kapma peşinde. Bu hem CHP’nin hem de TSK gibi sözcüsü olduğu kimi destekçilerinin de çıkarlarına daha çok hizmet ediyor… 27 Nisan e-muhtırasına ve 367 kararlarına rağmen ortaya çıkan 22 Temmuz seçim sonuçları ve Gül’ün cumhurbaşkanlığı da bu tatsız gerçeğin yakın arka planını oluşturuyor.

Peki, çarşaf meselesi bu kadar beklemedik bir olay mıydı? İktidara gelse CHP’nin AKP’den farklı bir politika izleyeceğini düşünenler, gerçekten var mı? Sahi, kriz günlerinde sürekli ekonominin AKP yüzünden kötüye gittiğini sayıklayan Baykal, işten çıkarmalara karşı işçilere neyi öneriyor?

Her şeyin ötesinde bu haber, burjuva düzen partilerinin kendi aralarındaki bu tartışmaların aslında işçi sınıfı için hiçbir anlam ifade etmediğini, bu kriz döneminde daha da yakıcı bir biçimde gözler önüne sermesi açısından dikkate değer.

Yazan: Şefik Sandıkçı (20 Aralık 2008)