1 Mayıs: Tüm baskı ve engellemelere rağmen on binler alanlardaydı!

İşçi sınıfının uluslarası birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs’ta ülke çapında yüz binlerce emekçi alanlara çıkarken, AKP hükümetinin Taksim ve Kızılay Meydanlarını emekçilere kapatması sonucunda onlarca kişi yaralandı ve yüzlerce kişi gözaltına alındı.

Tüm gözlerin çevrildiği Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs’ta yasaklı olacağının haberini 30 Mart seçimlerinde veren valilik 1 Mayıs’ta İstanbul’da sıkıyönetim ilan etti. 39 bin polisin görevlendirildiği İstanbul’da sabahın erken saatlerinden itibaren kent merkezlerine ulaşım kesildi, trafik felç edildi.

Bununla birlikte tüm yasak ve engellemelere rağmen işçiler, emekçiler, kadınlar ve gençler sabah saatlerinde Beşiktaş Meydanı’nda, DİSK önünde ve Okmeydanı’nda toplanmayı başardı.

Polis sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya çalışan kitlelere gaz, su, plastik mermi ile müdahale etti, sadece yürüyüş güzergâhlarını değil tüm İstanbul’u bariyerlerle hapsetti.

Bütün bunlar olurken Taksim Meydanı’na çıkmasına izin verilen Türk-İş ve Hak-İş’in Taksim Anıtı’na çelenk bırakarak temsili halaylarla 1 Mayıs’ı kutlaması bir kara mizah örneğiydi.

DİSK önünde 1 Mayıs Komitesi’nin yer aldığı topluluk ise Halaskargazi Caddesi’ne indiği anda polis barikatı tarafından derhal önü kesildi ve saat 11’de yürüyüş başladığı anda da müdahale geldi. Bu müdahale anlayışı gün boyunca da tüm yürüyüş kollarında çatışmalar yaşanmasına yol açtı.

Ankara’da da binlerce kişi 1 Mayıs kutlamaları için tren garında toplanarak yürüyüşe geçti. Yürüyüşe KESK, DİSK, TMMOB, Türk Tabipleri Birliği gibi çok sayıda sendika ve meslek odası katıldı. Sıhhiye Meydanı’na doğru yürüyen kitleye polis gaz bombaları, tazyikli su ve plastik mermiyle saldırdı. Çağdaş Hukukçular Derneği’nin (ÇHD) verdiği bilgiye göre 15.40 itibariyle gözaltına alınanların sayısı 76 idi. Kızılay’da çatışmalar ve gözaltılar devam ediyordu.

İzmir, Bursa, Kocaeli gibi illerde ise İstanbul ve Ankara’daki yoğun saldırılar protesto edildi. ÇHD’nin verdiği bilgiye göre İstanbul’da gözaltına alınanların sayısı yüzün üzerinde ve çok sayıda yaralı var.

Biz İşçi Demokrasisi Partisi Girişimi olarak, “Baskıya, yolsuzluğa ve güvencesizliğe son, Çözüm işçi iktidarı!” pankartımızla Beşiktaş yürüyüş kolunda kitleyle buluştuk. Mücadele alanında şahit olduğumuz ise, bütün baskı ve engellemelere rağmen Gezi İsyanı ile özgüven kazanan bir halkın varlığı ve demokratik hak ve özgürlüklerin cellâdı AKP’nin tüm devlet gücüne rağmen yaşadığı büyük korku oldu.

Evet, onlar korkuyorlar çünkü Gezi İsyanında, polisin vahşi terörü ve hükümetin takındığı tutuma rağmen kitlelerin dayanışmasının ve direnişinin gücünün farkındalar.

Korkuyorlar çünkü tüm kutuplaştırıcı söylemlerine, şiddeti tırmandırma siyasetlerine rağmen binlerce insanın umutsuzluğa düşmediğini, yılmadığını ve mücadeleye devam ettiğini görüyorlar.

Televizyondan 1 Mayısı kutlama mesajları yayınlayan ancak sokaklarda üç emekçinin bir araya gelmesinden korkan, demokratik hak ve özgürlüklerin cellâdı AKP tüm çabalarına rağmen mücadeleyi durduramıyor, durduramayacak!

Biz sokaklara çıkıp, birlikte mücadele etmenin deneyimini yaşayanlar olarak artık bir tercih hakkımız var o da kendi mücadelemize inanıp enerjimizi kendi örgütlülüklerimizi yaratmaktan yana kullanmak. Baskıya, yolsuzluğa, güvencesizliğe karsı işçi sınıfının gücüne inanmak!

Evet, bütün bu nedenle işçi sınıfının birliği önündeki tüm engelleri aşmak için 1 Mayıs’ta tüm Türkiye’de alanlardaydık ve olmaya devam edeceğiz.

Tüm işçi ve emekçilerin 1 Mayıs’ını selamlıyoruz!

Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın işçilerin birliği ve mücadelesi!