Şili’de Kurucu Meclis seçimleri: işçiler için bir fırsat

Şili işçi sınıfı ve halkı 2019’da başlattıkları rejim karşıtı isyanda temel taleplerini yeni bir anayasanın hazırlanması ve bir Kurucu Meclis’in (KM) toplanması şeklinde belirlemişti. Bu taleplerin ardında yatan mantık, Şili’yi darbeci Pinochet’nin oluşturduğu politik ve kurumsal baskı mekanizmalarından temizleyebilmekti.

Mevcut başkan Piñera’nın polisi ve askeri işçilere ve halka karşı sokağa sürmesi, binlerce eylemciyi tutsak alması, öncülere davalar açması, paramiliter çeteleri silahlandırarak iktidarını mafyatik girişimlerle sürdürmeye çalışması sonuç vermedi. Saldırılar karşısında geri çekilmeyen kitle hareketi KM önerisini referandumda oylatma hakkını kazandı ve referandumda verilen oyların yüzde 80’i bir Kurucu Meclis’in toplanmasına onay verdi.

15-16 Mayıs’ta yapılan Kurucu Meclis seçimleri ise Şilili işçilerin öfkesini yansıtan bir politik deprem yarattı. Devrimci işçiler oylarını geleneksel düzen partilerini egemen konumlarından indirmek için kullandılar. Seçimlerin ilk gününde valiler, belediye meclisleri ve başkanları benzeri yerel yetkiler oylandı. İkinci gün ise 155 üyeli KM seçimleri yapıldı. KM’nin görevi bir sene içerisinde yeni bir anayasa hazırlamak ve bunu referanduma sunmak.

İşçiler arasında yerel yönetimlere olan güven, KM’ye olan güvenin altında. Zira ilk günkü seçimlere katılım yüzde 20 civarında kaldı. Bir KM’nin toplanıp toplanmaması yönündeki referanduma yüzde 50 seviyesinde bir katılım olmuştu. KM seçimlerinin kendisine katılım ise yüzde 40 civarlarında kaldı (özellikle işçi semtlerinde katılımın düşük olduğu görülüyor). Bunun anlamı, referandumdan seçimlere dek geçen sürede sınıfın belirli sektörlerinin KM’ye olan inançlarını yitirdikleri.

Başkan Piñera ile sağcı koalisyonu yüzde 20 oy alarak 155 sandalyenin 37’sini kazandı. 1988’den 2010’a kadar ülkeyi yönetmiş ve Pinochet ile generallerine af çıkarmış olan merkez solun koalisyonu Concertación ise yüzde 14 oy alabildi. Şili burjuva statükosunun bu iki temeli büyük bir yenilgi almış durumda. Yeni anayasanın yapımını durdurmak için KM’de 3’te 1’lik bir orana ihtiyaçları vardı. Halbuki tek başlarına kazandıkları sandalyeler, ayrı ayrı 3’te 1 olmalarına yetmiyor.

Geniş Cephe ve Şili Komünist Partisi’nin (ŞKP) oluşturduğu reformist sol yüzde 20 oranında oy aldı. Bu reformist sektörler, Piñera’nın KM’de ittifak yapmaya çalışacağı ilk kesim. Ayaklanma sırasında Geniş Cephe, Piñera ile bir Barış Antlaşması imzalamıştı. Geniş Cephe milletvekilleri parlamentoda Piñera’nın isyanı bastırmaya yönelik polisiye yasa tasarılarına evet oyu kullandı. ŞKP ayaklanmanın başından bu yana KM ve yeni bir anayasa talebine karşıydı. Geniş Cephe sözde Barış Antlaşması’na karşı çıkmış olsa da ŞKP, başında bulunduğu, ülkenin en büyük sendikal konfederasyonunda seferberliklerin durdurulması çağrısı yaptı ve taban komiteleri genel grev kararı almak isterken karara karşı çıkarak grev kırıcılık rolünü üstlendi. Reformist solun aldığı yüzde 20’lik oy, ayaklanmaya katılan kitlelerde canlı kalmayı sürdüren politik önyargılar ile gerililiklere işaret ediyor.

Seçimlerin galibi hiç şüphesiz bağımsızlardır. Bağımsızlar birkaç farklı seçim koalisyonu altında katıldılar seçimlere. Bunlar ayaklanma ve bölgesel grevler sırasında öne çıkmış olan halkçı önderler, sendikacılar, gençler, kadınlar, LGBTİ+ aktivistler ve benzerleriydi. Toplamda yüzde 33 oy aldılar. Hiçbirinin belirli bir politik programı olmasa da, ortaklaştıkları nokta geleneksel burjuva partilerine karşı olmaları. Bu sektörler, devrimci sosyalist güçler açısından içinde çalışılması şart alanlar açıyorlar.

İşçi Demokrasisi Partisi’nin Şili kardeş partisi olan Sosyalist İşçi Hareketi (SİH) de seçimlere katıldı. SİH, Devrimci İşçilerin Partisi isimli bir başka Troçkist partiyle birlikte katıldı seçimlere. İki partinin sekiz seçim bölgesinde çıkardıkları adaylar toplamda 52.340 oy aldılar. KM seçimlerinin dışında, önemli bir madenci merkezi olan Antofagasta’da belediye başkanlığına aday olan Troçkist işçi Lester Calderón 21.387 oyla, toplam oyların yüzde 13’ünü alarak dördüncü oldu. Partimizin parçası olduğu liste yine Antofagasta KM seçimlerinde yüzde 6,87 oy aldı.

Ülkenin en kalabalık seçim bölgesi olan 8. seçim bölgesinden bir başka Troçkist kadın avukat (María Rivera) 4. oldu ve 18.000 oyla KM’ye seçildi. Yine bir başka Troçkist parti olan Antikapitalist Hareket ise 10. bölge ile 12. bölgede seçimlere katıldı ve her ikisinde de yüzde 2 oy aldı.

Son olarak yerli halkların da KM’de toplam 17 koltuğu bulunmakta.

Şili KM seçimleri düzen güçleri ve Pinochetci burjuva statüko açısından muazzam bir politik yenilgi anlamına geliyor. Piñera geleneksel düzen güçleriyle yeni anayasayı durduramayacak ve bu nedenle Geniş Cephe ile ŞKP’nin oluşturduğu reformist solla anlaşmalara gitmeye çalışacak. Bu iki yapının da tarihine aşina olanlar, onların ihanetinin çok da zor olmayacağının farkındalar. Bu bağlamda devrimci Marksist, Troçkist partilerin aldığı 100 bine yakın oy oldukça değerli; bunun anlamı, Şili işçi sınıfının bağrında bir devrimci partinin inşa edilmesinin olanaklarının hiç olmadığı kadar bol olduğu.

Bu bağlamda KM proletaryanın güçlerini toparlaması açısından önemli bir fırsat. Bu meclis, Şili sosyalist devriminin görevlerini tek başına hayata geçirebilecek kapasiteye sahip değil ancak buna rağmen devrimci işçiler için önemli demokratik ve anayasal mevzilerin ele geçirilmesi için bir kaldıraç görevi görebilir. KM kullanılarak işçi sınıfının gelecekteki mücadelelerine daha iyi hazırlanmak mümkündür.

***

Editörün önerileri:

Yorumlar kapalıdır.