Tek çözüm: Emek İttifakı!

Saray rejiminin yıkım politikaları, son birkaç haftadır Atatürk Havalimanı’nda yapılanlardan daha iyi bir biçimde özetlenemezdi. Milyarlarca dolarlık değere sahip olan pistler hiçbir hukuki

İDP’nin 1 Mayıs etkinliği gerçekleşti

İşçi Demokrasi Partisi’nin 1 Mayıs yaklaşırken, ekonomik çöküşe ve Tek Adam rejimine karşı Emek İttifakının inşası için talepleri ve mücadeleleri birleştirmenin olanaklarını tartıştığı

Newroz 2022: Şimdi kazanma zamanı!

İstanbul’da Newroz Halkların Demokratik Kongresi (HDK) öncülüğünde 'Dem dema serkeftinêye' (Şimdi kazanma zamanı) sloganıyla her türlü baskı ve engellemeye rağmen coşkuyla kutlandı.

Sokak emekçi halkındır!

Süleyman Demirel, 1970’lerde başbakanlığı sırasındaki büyük emekçi mücadeleleri döneminde “Sokaklar yürüyerek aşınmaz” demişti. Bir anlamda sokak protestolarından çekinmediğini belirtmiş,

The Left in Today’s Turkey

Interview with our writer Atakan Çiftçi published by the Persian political left magazine Aasoo, in January 2022. This is the English translation of the interview. 1. The co-joined

Labor Alliance and the socialists

How will the wreck created by the governing People’s Alliance be removed? If the People’s Alliance loses the elections, will it hand over power peacefully? If the Nation Alliance comes to

Emek İttifakı ve sosyalistler

Cumhur İttifakı’nın yaratmış olduğu ağır enkaz nasıl temizlenecek? Cumhur İttifakı seçimleri kaybettiğinde iktidarı barışçıl bir şekilde devredecek mi? Millet İttifakı iktidara gelirse bir

Sendikalar ve siyaset

Ekonomik krizin iyiden iyiye derinleştiği ve emekçi kitlelerin yoksulluğunun artık tahammül edilemez hale geldiği bu dönemde, işçiler için ücret ve sosyal haklar konusu artık bir sendikal

Halk bu rejime “Defol!” diyor

Hayat pahalılığına ve giderek derinleşen yoksulluğa karşı tepkiler yaygınlaşıyor. Pek çok büyük kentte insanlar tencere-tava çalarak “Zamlara Hayır!”, “Zamlar Geri Alınsın!” sloganlarıyla

Saray rejiminden sonra?

Ülkenin gündemini meşgul eden temel konular birbiri ardına hızla değişirken, bütün bu konulara damgasını vuran temel olgu değişmez bir biçimde orta yerde duruyor: Saray rejiminin